adın dağlara tünedi
ve
açıldı gül
ay ışığında
sen konuşsan
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Değerli arkadaşlar, yaptığınız yorumlardan dolayı teşekkür ederim. Sayın Aksoy 'portatif dalgınlıklar' ı yorumlarken bilerek ve isteyerek yalnızlığı yaşamak, kendi deyişiyle 'tercihli yalnızlık' tabirini kullanarak çok güzel açıklamış. Bende mevcut ortamdan uzaklaşma mahiyetinde kullanmıştım.
Noktalama işaretlerinin olmamasına dikkat çekiliyor. Noktalama işaretleri benim düşünceme göre şiirde anlam daralmasına yol açacağı için kullanmıyorum ve kullanılmasına da taraftar değilim. Ara dizelerden herhangi birinin hem bir önceki dizeye, hem bir sonraki dizeye anlam ve yapı bakımından bağlanması için noktalama işaretlerinin bulunmaması gerekiyor. Bulunduğu yerde anlamı diğer dizeden ayırıyor.
Değerli Işıl Aksoy'un isteği üzerine bu açıklamayı yapma gereği duydum. Tekrar hepinize yürek dolusu teşekkürler...
''mekandan mekana taşınan ,pratik , yani portatif bir dalgınlık anlatamadığım söylemlerim...'' portatif dalgınlık; sözcüğünü yanlış bulmadım. üstelik burada ki ''portatif dalgınlık'' sıfatından ''spontan bakış '' gibi daha garip sıfatlarda gördüğüm oldu. kim ne derse desin : şiir , şiir gibi olmuş. okurken satırlardan ''iki kişi''nin geçtiğini gördüm. herkese mutlu yaşamlar
Portatif sözcüğünün TDK daki karşılığında tam olarak şöyle diyor: sıfat Fransızca portatif
1. Kolay taşınabilen, katlanarak taşınabilir duruma getirilebilen, seyyar: 'Bir köşede portatif bir çadır karyolası, bir küçük masa vardı.'- S. F. Abasıyanık.
2. Sökülüp başka yerde kurulma imkânı bulunan: portatif ev
Her iki tanıma baktığımızda da genelleme yapılarak bir eşyadan bahsedilmiyor. Yaşamımızı kolaylaştıran her hangi bir nesne.
Her iki tanımın ortak noktası da kullanım kolaylığı ve rahatlık. Yer değiştirebilme özelliğiyle de seyyar olması.
Ben bu tanımlamayı yaparken sözlüğe bakmamıştım, sözlük anlamından ziyade (ki bu anlamın herkesçe biliniyor olduğunu düşünerek) şairin burada ne anlamda kullanmış olabileceğini düşüncesinden yola çıkmıştım.
Portatif dalgınlık: İlginç ve ilk kez duyduğum bir sıfat tamlaması idi.
Şair; şiirindeki özne nin ‘’portatif dalgınlığım’’ derken gün içinde farklı mekan ve zaman dilimlerinde kendini bilerek bulunduğu çevrenin içinden soyutlayarak dışta bilinçli bir dalgınlık içte ise her daim sevgilisiyle sohbet ettiğini, ona şiirler yazdığını mı anlatmak istiyor? Tercihli dalgınlık hali.
(bilerek bir dalgınlık hali yaratması/pardon dalgındım/gibi bir işin içinden çıkma kolaylığı sağlar ki)
Burada, öznenin içinde bulunduğu durumu açıklamada kolaylık sağlayıcı özelliği olan bir durum vardır. Dışta kabul edilebilir bir durum, içte ise öznenin işini kolaylaştıran kendisinin bilinçli olarak monte ettiği bir durumdur bu.
‘’kaç mevsim aldım senden
kaç mevsim verdim sana
portatif dalgınlıklara yayıp da söylemlerimizi
az şiir yazmadım
hani
kuytu bir hüzünde
unutmuştum
baharı sınayan uykularımı
ellerim yorgun
ellerim isteksiz ‘’
Bu dalgınlığın portatif olması, yerini zaman içinde portatif yalnızlığa da bırakarak yer değiştirilebilir olması. Tercihli yalnızlık hali gibi örneklemelerle çoğaltılabilir.
Bu sıfat tamlamasını ilk kez duyuyor olamama rağmen, bu tip durumlarla gün içinde sık sık karşılaştığımız da su götürmez gerçektir.
Her şeye rağmen bu benim çözümlemem, şairin bu durumu bizzat kendisinin açıklaması istenen ve beklenen bir durumdur.
Not: Şiir gibi şiir okuyunca insan üzerinde ne çok konuşacak şey buluyormuş meğer. (Tek bir kelime üzerinde konuştuğum düşünülürse).
Teşekkürler Şair’e ve yorumları ile katkıda bulunanlara. Işıl AKSOY.
Gözden kaçırılmaması gereken birkaç husus yok değil; noktalama işaretlerinden arındırılmış şiir, şiirin manasına,edebi konumuna zarar vermez, muhalefet etmezmi?
Ama böyle bir gerçekte var.
Şiirin insana haz veren bir yanı var.
Bu hakikat bu şiirde daha da bir belirgin ve sevecen.Şaire, bu duyguları okuyucuya yansıtabildiği için teşekkür ediyorum.
Yüreginize Sağlık.
..canın sağ olsun yeter..
selam ve muhabbetle.
çok güzel şiir,tebriklerimle...
çok güzel bir şiir paylaşımın için saol:)
Siir harika.. Ellerinize saglik...
Ve günün birinde bir deli kendinden büyük (aslinda bir atomdan daha kücük) bir tas atar kuyuya bir düzine akilli tonlarca laf eder...yorumlar siiri asmis malesef...
Güzel şiir.
Çok fazla güzel söz söyleme çabasına girmiş şair. Bu da şiiri yer yer çok kanırtmış.
Pasajlar arası geçişler başarılı bir şekilde yapılmış ama her pasajın içeriği çok başka manalara açılan karanlık kapılar gibi..
Yine de şairin olgun bir dili var.
Başarılar.
Bu şiir ile ilgili 20 tane yorum bulunmakta