Gel
Ve bak,
Giyindiğim siyahın siyahına,
Bir kulak ver ne olursun yağmurumun yasına,
Demirlemiş gibiyim sevdanın tasasına.
Ve bak,
Şu dağ başlarındaki bulutlar,
Sevda çisiyor sanki umutlar,
Boş geçen yaşamda ne ararsın,
Bir tutam sevgi koysan ne olurdu
Gönül tasına.
Bir hengâmenin feryadını
Ezgice dinledik yıllarca,
Tamburun tellerinde sen vardın,
Vurduğum mızrapta sen,
Çırpınan kalbimdeki aşk ateşinde kaynayan
Kalaysız kazanımda sen,
Sensiz geçen anımı bir bilebilsen.
Uykusuz gözlerle batkımda duvarlara bu gece,
Şeytansı gölgelerde avundum,
Yundum umudun durgun sularında
Ve yundum.
Ben
Sevdalıysam sana günah mı?
Yazdımsa bir kaç dize gereğinden,
Varsa söyle,
Dayanır bu yürek,
Dök şu taşları eteğinden.
Heybemde kalan son lokma sevgiyi açtım azığımdan,
Oysa soframda neler vardı seninle,
Kır bahçelerinde kurtlar
Yoldu da taç yapraklarını,
Oynaşır şimdi çıplak bedenide.
Bir kırık parça vardı benden
Oysa o bedende,
Hey hat,
Yırtık çullarda şimdi,
Sen gidende.
21.Ekim.2009 13.30
Ahmet İdrisoğluKayıt Tarihi : 23.10.2009 12:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!