GÖNÜL KAFESİ
Belki de bastırmamalı insan,
dökmeli ne var ne yok, Sonu ne olursa olsun,
ulu orta her şekilde, anlatmalı belki de.
Anlattıkça yüzleşmeli ,acıyacaksın illaki,
kanatacak yine seni, ama çıkacak bir şekilde,
çıkacak gün yüzüne.
Gönül kafesi denilen, müebbetten bile beter,
ama bastırdıkça batar,
gönlünden dökemediğin her şey,
kendinden eksiltiklerinle birlikte,
çeker gider.
Her biri senden,bir parça alır mesela,
gün gün yok olursun,
bazen evindeki koltuktan nefret edersin
bazen nefret edersin,uzanmaktan,
nefret edersin o koltuktan.
En büyük nefretin,kendinedir aslında,
kendine nefret beslerken,ona sevgi beslemek,
o sevgiden vaz geçememek, belkide bu acıtıyordur,
sahiplenmek ve bağlanmak,
aynı şey değil,değil
acıtan sadece özlem,
özlem bence hafif kalır,
hafif olan,birde hasret vardır.
Acı olan hasrettir bence,
kavuşamayacağını,bile bile
Ne çok kanadı yüreğim,
gözümden akmasın diye direndim,
gözümden akıtmadım,yüreğimi kanattım.
Kırıldım, savruldum, kavruldum, ses etmedim,
sesim çıkmadı benim,
kaç darbe yedim,kimlere güvendim.
Bildiklerimi belli etmedim,vurmadım yüzlerine,
susutum sadece, onlar kendilerini,
haklı zanettiler yine, haklı zannettiler işte..
SÖZ VE DÜZENLEME
ESİN ZALI & A.SEZER
Kayıt Tarihi : 7.8.2024 15:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!