Yalan dolansa,
Duy da inanma,
Yar olur sanma,
El oldu gönül.
Sana kul, köle,
Düşmeden çöle,
Damlalar göle,
Sel oldu gönül.
Masum yüzüne,
Kara gözüne,
Şirin sözüne,
Vuruldu gönül.
Aşıktır sana,
Yandı narına,
Kurban yoluna,
Del oldu gönül.
Keyfe mayeşa,
Keyfince yaşa,
Hep koşa koşa,
Savruldu gönül.
Yalnız kalınca,
Aşka dalınca,
Seni bulunca,
Duruldu gönül.
Yine avare,
Kalbinde yare,
Can pare pare,
Kırıldı gönül.
Ben ki sızına,
Kalp hırsızına,
Peri kızına,
Vuruldu gönül.
Sana dargın ben,
Bana kırgın sen,
Hayli mecnundan,
Soruldu gönül.
Kirpiğe, kaşa,
Aşk bela başa,
Şair kardeşe,
Darıldı gönül.
Dağda karınca,
Hakk'a varınca,
Gözler görünce,
Kör oldu gönül.
Öl dedin öldüm,
Uykumu böldüm,
Seninle güldüm,
Yar oldu gönül.
Keremce türkü,
Çıkmadan kırkı,
Feleğin çarkı,
Kırıldı gönül.
Hasretin ateş,
Duygular serkeş,
Yüzünde güneş,
Dürüldü gönül.
Şöyle canından,
Senin kanından,
Son kez Mecnun'dan
Soruldu gönül.
Ben Hilaloğlu,
Sen insanoğlu,
İşte kuloğlu,
Bozuldu gönül.
28.10.2006
Şair HilaloğluKayıt Tarihi : 29.10.2006 14:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Her ayrılık türküsüyle viran olunca gönül, böyle deli deli çağlayıp ebedi aşkı uğruna can veresiye hasret şiirleri yazar, sitemkar türküler söyler. Faydasız olacağını bile bile hep ulaşılmaz olana doğru adım atar fakat çok geç anlar bir hayale kapıldığını. Olsun, aşksız gönül, susuz şehir gibidir. Çünkü insan aşkla yaşar; sevgiyle varlığının anlamını bulur. Sevmeden Hakk'a, hakikate ulaşmak mümkün mü? !
harika olmuş.
kutlarım.
Sevgi ve Saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (4)