Sen; bir yaz denizinin karşısında bir ağaç gölgesinde
Tedirgin edilmeden uyuyan bir toprak parçasındasın.
Sen; bir bahar sabahında çıplak ayakla koşulan çimlerde
Sıcak bir günün bitimine doğru aniden esiveren serin bir rüzgârdasın.
Sen; istekle ısırılan bir peynir diliminde,
Yanarak kana-kana içilen bir yudum sudasın.
Sen; özlemle aranan bir fincan kahvede,
Günün ilk aydınlığında, gecenin son karanlığında,
Mutluluk neredeyse oradasın,
neşesin gönlümde,
yüzümdeki sevinç sen...
Sen; ciğerlerimin nefesi.
Sen; Tanrıdan sonra taparcasına sevilecek tek can
Birçok mevsim ve birçok kasırga karşısında solmadan kalan.
Sen, hayallerle süslü dünyada tek gerçek
Dalga-dalga denizin tutuklususun sen.
Gönlüm halka-halka coşuyor seni düşününce
Hani küçük bir taş atarsın denize
Büyür. Büyür,.yarattığı halkalar enginlere
Ve işte!
Sen; o küçük taşsın gönül denizime atılan
Ve halkalar alabildiğine enginlere doğru.
Kayıt Tarihi : 23.11.2010 14:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!