Oturuyordu denize karşı.
Elinde bir simit birde çay vardı.
Düşüncelere dalmıştı.
Her yer suskunluk içindeydi
Ağır ağır dertli bir şarkı çalıyordu.
Onun ise gözlerinden yaşlar akıyordu.
Denize bakıyor kendi kendine konuşuyordu.
Bıçak soksan gölgeme,
Sıcacık kanım damlar.
Gir de bak bir ülkeme:
Başsız başsız adamlar...
Ağlayın, su yükselsin!
Devamını Oku
Sıcacık kanım damlar.
Gir de bak bir ülkeme:
Başsız başsız adamlar...
Ağlayın, su yükselsin!