Uçma gönül yükseklerden vurulursun
Bir avcıya gönül verir tutulursun
Sonunu düşünmeden kavrulursun
Avcı neylesin seni güzel gönül yerinde kal.
Çıkarsan sen varlığımdan dönüşün yok
Başını alıp gitme gönül yanılırsın.
Esen bu rüzgar sana göre değil savrulursun
Gün geçtikçe tükenirsin yorulursun.
Ona olan bu sevginin bir sonu yok.
Ağlıyorsun gözyaşını silenin yok.
Senin kaderinde,anla artık o isim yok
Unut onu,kanın akıyor mahvolursun.
Hani sen sevgiye inanmazdın
Öyle masum bakışlara kanmazdın
Ne oldu da şimdi yaralandın.
Yapma gönül böyle yok olursun.
(18.04.2006 11:03:26)
Şefika ÇelikKayıt Tarihi : 18.4.2006 11:08:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Şefika Çelik](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/04/18/gonul-166.jpg)
Çeşit çeşit rengârenktir,
Gülistanda güldür gönül,
Sımsıcacık cana denktir,
Çiçek çiçek baldır gönül.
Bakış onda sihir onda,
Gürül gürül nehir onda,
İnsan denen şehir onda,
Aşkla yanan dildir gönül.
Gönül aşktır ten örtülü,
Yavuklunun yâre tülü,
Sevda bahçe gönül gülü,
Kimsesize eldir gönül.
Erenlerin postu gönül,
Kırılgandır testi gönül,
Veren elin dostu gönül,
Sığınacak daldır gönül.
Yan komşuda aç olursa,
Her köşe kap kaç olursa,
Sokak sokak suç olursa,
Sırtımdaki züldür gönül.
Gönül petek bal yeridir,
Hem melektir hem peridir,
Karşılıksız hoşgörüdür,
Mevlana’ca haldir gönül.
Gönül gözüm... Kapkarayım,
Açılmazsa beş parayım,
Gönlüm sızlar ben yarayım,
Beni yâre bildir gönül.
Veysel’dendir benim sazım,
Yunusçadır gönül gözüm,
Pirler bizim Abdal bizim,
Yarenlerle öldür gönül.
Duygularım beste beste,
Kalbim kırık... Ruhum hasta,
Ecel günü son nefeste,
Ömer ide güldür gönül.
12.06.2006 Bursa
Ömer Ekinci Micingirt
TÜM YORUMLAR (2)