Karar kılıp yüreğimle
Gönlüne varmaya geldim.
Nice zahmetleri aşıp
Kapını çalmaya geldim.
Hüzün dolan gözlerimle
Ebruna bakmaya geldim.
Vechine rağbet eyleyip
Didene kanmaya geldim.
Ahd-û misak eder gibi
Seninle peymana geldim.
Nüshaları nazma verip
Arzuhal sunmaya geldim.
Eriyip karlar misali
Dağlardan aşmaya geldim.
Göz pınarına karışıp
Kalbinden taşmaya geldim.
Hemraz olup sırlarına,
Cevherin bilmeye geldim.
Seni mülhimce seyredip
Derdini sezmeye geldim.
Şeyda olup sahraların
Kumunu yutmaya geldim.
Vahalarda gölgelenip
Sûrurla dolmaya geldim
Emsalsiz Dîlistan'ının
Mihmanı olmaya geldim.
Gönül habline tutunup
Kördüğüm kalmaya geldim.
Şirin şeker balözünü
Peteğe sarmaya geldim.
Gizli ayan seni anıp
Dermanım almaya geldim
Senin gönlünün tahtında
Kabul görülmeye geldim.
Adab-u erkana uyup
Haddimle durmaya geldim.
10/07/20
Derdi DercanKayıt Tarihi : 8.9.2022 20:04:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiirdeki yâr kavramı hikayesi tamamen hayal ürünüdür. Buradaki esas amaç; gerçek yâr olan Hakk Teala'ya varabilme adına, sınav yeri olan bir dünyadan O'nun(cc) huzuruna pürpâk bir ruhla çıkabilme noktasında insana eşlik edecek bir yardımcıya hacet duyma kaynaklıdır. Yoksa sadece nefsanî duygularını gidermek ve beraber dünyaya meyletmek maksatlı değildir. Geçici bir dünyada kalıcı hasarlar bırakmamak en doğru olanıdır. Hele hele namahrem olan biriyle kafe köşelerinde karşılıklı kahve yudumlamak yada tenhalarda buluşmak hiç değildir. Hem bunlar bir müslümana yakışacak ve tasvip edilecek türden şeyler değildir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!