Gönlümün kıyısında bir fırtına koptu,
Sessiz çığlıklarım dalgalara karıştı.
Ne sevdamı anladın, ne acımı gördün,
Yüzümdeki yağmur, içimdeki boran.
Ne zorla girerim, ne de kapında beklerim,
Gururumu ezdirmem, kalbimi yitirmem.
Oysa bir dokunuşla cennetim olurdun,
Şimdi yabancı bir rüzgar, savrulurum.
Bir kuş misali uçarım ait olmadığım gökyüzünde,
Kanatlarım kırık, her soluğum bir hüzün.
Senin olmayan bir kalpte, sürgün misali,
Başı koyduğum her yastıkta esirim sana.
Bilmezsin, canından çok sevdiğin birinin,
Gözlerinde bir yabancı olmanın acısını.
Sen şiir yazarsın, ben yaşarım aşkı,
Ve bu şehirde yaram sızlar, ne desen boş...
.
Gelmez gidenler, bilirim,
Bir yudum nefesle tükenir ömür.
Her limanda bir hüzün bırakır,
Gemi değil, kalp batırır, bu son sözdür.
Şimdi anladım, sevdam bir masalmış,
Hayaller kurduğum her yer yalanmış.
Yine de gözlerim arar seni,
Oysa sen çoktan unutmuş, başkasında can bulmuşsun.
Kalbin bir çöl, bakışların kum fırtınası,
Ne bir damla sevgi, ne bir parça merhamet.
Ben yine de her sabah güneşe küserim,
Senin beni hiç görmediğin bir dünyada yaşarım.
Tüm ışıklar söndü, ben karanlığa kaldım,
Sadece hatıralar, bir de bu sızı.
Ne kadar seversen sev, sonu yok bu aşkın,
Ben bir enkazım, sen bambaşka bir kazı.
Düşerken tutunacak bir dal aradım,
Oysa senin elin de bir dikenmiş meğer.
Kanadı yaralı bir kuş gibi kaldım,
Uçamıyorum, konamıyorum, neylesem nafile.
Bir zamanlar cennet kokan o tenin,
Şimdi uzak bir yıldız kadar yabancı.
Her gece hayalinle uyanır, kahrolurum,
Ne bir rüzgar eser, ne bir ses gelir senden yana.
Gönlümün haritası senle doluydu,
Şimdi her köşe başında bir ayrılık var.
Yağmurda ıslanırım, güneş yüzüme vurmaz,
Çünkü sensiz her mevsim kıştır bana.
Artık susarım, kelimelerim de yorgun.
Bu aşkın kitabını son sayfada yaktım.
Ne bir iz kalsın isterim, ne de bir anı,
Yine de her solukta sen, ne büyük bir acı.
Ah, o gözlerin... Şimdi kime bakıyor?
Kim bilir hangi yalanlara kanıyor?
Sen bilmezdin, benim bu yaralı kalbim
Her gece sana, sana doğru akıyor.
Unutulur sanırdım, geçer sanırdım,
Zaman her şeyi çözer, biter sanırdım.
Oysa her gün bir daha canlanıyor yaram,
Yazdığın her şiirde, senli her satırda.
Ne kaldı geriye, dünden kalan ne?
Birkaç kuru hatıra, bir de bu sitem.
Aklım beş vakte, yüreğim sana,
Ben hala buradayım, sen çoktan gittin.
Ayrılığın acısı, ölümden beter,
Dipsiz bir kuyuya düşmüş gibiyim.
Ne ışık var, ne umut, ne de bir ses...
Bu sessizlikte boğulur, yok olur giderim.
Zaman durmuş sanki, saatler işlemiyor,
Her nefes alışım bir zehir, bir acı.
Senin adın dilimde, bir lanet gibi,
Artık ne sen gelirsin, ne de bu fırtına biter.
Bu hikayenin sonu yok, ben de bittim,
İki yabancı gibi, kendi dünyamızda.
Hayallerim birer birer intihar etti,
Geride kalan sadece boş bir sahne.
Ağlamak faydasız, feryat figan anlamsız,
Bu aşkın son perdesi de kapandı.
Sen artık başkasının şarkılarındasın,
Bense kendi şiirimde ölüme kandım.
Ne yazarsam yazayım, ne kadar anlatsam da,
Boşlukla dolmuş bir kalbe seslenirim.
Bu veda, son mısram, son sözüm olsun,
Sen mutlu ol, ben sensizliğe gömülürüm.
Kayıt Tarihi : 28.8.2025 14:35:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!