Yeşil şirin can Kâhta’m…
Taşınla toprağınla,
Karakuş Tepesi,
Cendere Köprüsü,
Nemrut Dağınla,
Sen bir tarihsin…
Yeşil şirin can Kâhta’m…
Kurulduğundan beri,
Yediler kaymağını balını,
Sormadılar hiç halini…
Uzun yılların ihmalini,
Yaşadık yaşıyoruz…
Yeşil şirin can Kâhta’m…
Tütmeli Fabrika bacası…
El ele vermeli,
Kol kola girmeli,
İşçisi köylüsü,
Öğretmeni hacısı hocası,
Yeşil şirin can Kâhta’m…
Bitsin gurbet acısı,
Çekmesin analarımız özlemi…
Düşmesin gurbet ellere,
Genç kızların nişanlısı sözlüsü,
Eli kınalı gelinlerin kocası…
Yeşil şirin can Kâhta’m…
Ne yoksulun kalmalı,
Ne de yoksulluk…
Kalkmalı kula kulluk,
Bereket fışkırmalı,
Toprakta ağaçta mutfakta…
Yeşil şirin can Kâhta’m…
Bolluk olsun bolluk…
Gülsün Kâhtalım,
Yüzünde okunsun mutluluk,
Selam sana kucak kucak,
Selam gönlümdeki Kölük…
Kayıt Tarihi : 23.4.2008 14:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!