Tam kenarındayım hayatın
Bir adım sonrası sonsuzluk
Nerede başlar nerede biter bu yalnızlık bilemiyorum
İşte geldik gidiyoruz derler de
Ne bıraktık kendimizden geriye?
Az sonra bir kondüktör
Nerede duracağımızı söyleyecek sanki
Hangi vagonun kompartımanında
Kaçıncı sınıf bir yolcu biletine sahibiz?
İşte bu geceki düşüncelerimden klavyenin tuşlarına düşenler bunlar Yosun Gözlüm.
Ölüm ve yaşam arası bir yerlerde dur durak bilmeden geziniyorum.
Hani derler ya Kırılma Noktası diye...
O noktayı çoktan geçtim ben ve şimdi bilmem kaç devir çalışan eski bir motor gibiyim. Hani o ha dağıldı ha dağılacak dediğimiz cinsten.
Tüm civataların eskidiği, bir türlü düzen tutturulamayan...
Gecenin geç, sabahın erken saatlerinde yine sabahın karşıladığı değil de sabahı karşılayan olmanın sıkıntısı içinde ışıkları söndürülmüş odamın yavaş yavaş aydınlanmasını izledim.
Üşüyordum...
Dibi görünmeyen kör bir kuyuya düşer gibi, tutunacak bir şeyler ararken, senden kalan tek şeye sarıldım sımsıkı.
Kokun hala üzerinde duruyordu.
Hani giderken bana bırakmıştın ya kokunu, sıcaklığını.
Bakıştık önce kilitlenmişcesine, 'O ÜZERİNDEN ÇIKARIP VERDİĞİN ANORAKLA' ve sarılıp birbirimize hıçkırdık.
O, vakitsiz inen yağmurlarla şaşkın, ıslandı...
Sonra sen gibi sarılıp, ciğerlerim patlayacakmış gibi koklayıp öptüm.
Sahi seni ben gibi koklayarak öpen oldu mu hiç...
Ya bakışları alaz alaz, uzansan yüreğini avuçlarına alacağını hissettiğin, aşkımmm diyen bir yâr?
Olmaz canımmm... olamaz... Çünkü, çünkü, çünkü...
Ben senden yansıyandım! ! !
Eylül GÖKDEMİR... 20 Eylül 2007... 00:42
Eylül GökdemirKayıt Tarihi : 13.11.2010 11:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!