Kız çocuğu olarak doğmak mı benim suçum?
Söyleyin lütfen bana, yazgımı ben mi seçtim?
Allah çift çift yaratmış, bilmez misin canları?
Bu inkara sebep ne, Yaradan’ın kuralı.
Beni hor görme kardeşim
Sen altınsın ben tunç muyum?
Aynı vardan var olmuşuz
Sen gümüşsün ben saç mıyım?
Ne var ise sende bende
Devamını Oku
Sen altınsın ben tunç muyum?
Aynı vardan var olmuşuz
Sen gümüşsün ben saç mıyım?
Ne var ise sende bende
Bu şiirinizi okuyunca ilk Öğretmenlik yıllarımı anımsattınız.Ben, kızlarımız mutlaka okumalıdır dedikçe, vatandaşlar; aha bir komünist öğretmen geldi dediler.Zorla da olsa kız çocuklarımızı okula getirttik. ve okuttuk.O köyden ilk ebe ve hemşire çıkınca, babaları beni ta Antalya'ya ziyarete geldiler. Çok mutluydum.Şiiriniz beni ta nerelere götürdü! duygulandım.KIZ ÇOCUKLARIMIZ MUTLAKA OKUMALI, meslek sahibi olmalılar. Çok güzel bir şiir yazdınız. toplumun yarasına yine bir parmak bastınız. Kızlarımız erkek arkasından yürüyen değil, önde yürüyen ve alnı ak, yüzü açık olmalıdır. şiiri beğeni ile okudum. tebrik ederim selam size.
Önemli bir konuda
emek çekilerek,
özenle yazılmış bir şiir.
Kutluyorum
Nermin hanım,
selamlar yüreğinize
İlk emir "ikra" oku, bunu bilipte evlatları arasında ayrım yapıp erkeği okutup kızı cahil bırakmak hangi kitaba sığıyor... Kendi Kutsal Kitaplarını bile okumaktan aciz kulaktan dolma hurafelerle hayatlarını sürdüren çok insan var ne diyeyim Öğretmenim üzerine çokça düşünüp bir çözüm bulunmalı en kısa zamanda...
Toplumun yıllarca kanamakta olan yarasına parmak basmışsınız duyarlı yüreğinize emeğinize sağlık sevgiler...
"Bir erkeği eğitirseniz, bir adamı eğitirsiniz.
Bir kadını eğitirseniz, bir kuşağı eğitirsiniz...!"
Brigham Young
Ben 1962-63 öğretim yılında ilkokulu bitirdim.Yaz tatilinde köye gittim.Büyük ağabeyim ailece köye gelmişti.Bir gün babamla sofrada çay içerken babama '' Baba ben Hayriye'yi bize götüreyim,yengenden ev işi öğrensin,akşamları da kız sanata göndereyim meslek öğrenir dedi.''
Babam kürsüden ayağa kalkarken şalvarının tozunu silkeler gibi yaptı '' Ha...senin hanımına hizmetçi mi lazım? Bana dönerek yanına çağırdı ''Bak kızım yarın Ormancı Ali'nin kızı ve Dükkancı Ferhat'ın kızı Mardin'e gidiyor,istiyorsan seni birlikte göndereyim.Öğretmen okulu imtihanlarına gir,kazanırsan ömrünce gelinlerin eskilerini giymekten kurtulursun,dedi.Okumazsan hep başkasının eskilerini giyeceksin...!
Bende hemen ''Giderim babacığım ,dedim.''
O günlerde ailemde cumhuriyetle aydınlığa kavuşmuş, Köy Enstitüsü mezunu ilk bayan ve erkek öğretmenler bizlere örnek olmuştu.
Sayın Nermin Seyraltı,şiiriniz bana geçmişimi,anılarımı hatırlattı. Yüreğinize sağlık.Aydınlanma Devrimi Türkiye Cumhuriyeti'nin güneşli yüzüdür.Hepimiz o güneşle bu günlere ulaştık.Sizi ve kaleminizi yürekten kutluyorum.Müsaadenizle eserinizi sayfalarımda paylaşıyorum.selam ve saygılarımla.
'Bir erkeği eğitirseniz bir insanı kazanırsınız, bir kadını eğitirseniz toplumu kazanırsınız.'
Her ferdi eğiten, büyüten kadınlar, anneler olduğuna göre, eğitimli annelerin büyütecekleri çocuklarla ve gençlerle toplumun nerelere yükseleceğini siz düşünün...
Eğitimli kadın, haklarının farkına varır... Korumacı ve kollamacılığına bilinç de eklenir... ekonomik özgürlüğüyle ezilen ve katlanan biri olmaktan çıkar... kendini ezik görmekten uzaklaşır...
Yıllar önce görev yaptığım bir ilçede, ev sahiplerimle davetli olduğumuz bir eve gidiyorduk... Uzakta bahçe içinde tek başına bir ev ve önünde her yaştan kalabalık bir kadın grubu vardı... Ev sahibim, üzgün bir ifadeyle:
- Bunlar geçen ay ölen İbran Ağa'nın hanımları, dedi...
Benim şaşkın ifademi görünce açıklama gereği duydu... :
- Evde sekiz kuma var.. En yaşlısı Ağa'dan büyük ilk eşi, en genci on altı yaşında geçen yıl gelen son eş... Ağa yörenin en zengini ama çok şanssız, bütün hanımları kısır çıktı!....
Ben gayri ihtiyari:
- Ağa kısır olmasın?.... dedim...
Ev sahibim, çok kızgın ve inanamayan bir ifadeyle bana bakarak:
- Sen ne diyorsun Hoca Hanım?... dedi... Hiç erkek kısır olur mu?
Uzun uzun bakıştık ve sadece sustum...
Kadın bunu kabullenemiyorsa, böyle bir ihtimali erkeğe anlatmak mümkün değil demektir... Basında çıkan benzer haberlerden bugünde dünya sınırlarına yaklaştığımız söylenemez... Bu ülkede hâlâ 'haydı Kızlar Okula' kampanyaları varsa, bunu devlet zorunlu hale getirmeden babaları ikna yoluyla yapmaya çalışırsa, bu delik kovayla su taşımaya benzer...
Zorunlu görevlerim gereğinde gezdiğim yerlerden bunlara benzer çok anım ve örneğim var... Buraya yazamayacağım kadar üzülünecek durumda olanlar da....
Bu şiir yaramı deşti öğretmenim... Ben, yıllar öncelere ve acılarını, sırlarını benimle paylaşan ve birçoğunun şimdi ne yaptığını, nerede olduğunu bilmediğim kızlarıma götürdü... Bilip de bir şey yapamamak çok daha acı!....
Duyarlı bir yaklaşımla ele aldığınız temayı her bölümde farklı bakış açısıyla her zamanki gibi mükemmel işlemişsiniz öğretmenim...
7+7=14'lü kalıp kullanımında da çok başarılısınız... İşte bütün başarıların birleştiği harika bir şiir....
Bu konular şiir yazmayı gerektirmeyecek günlerin ulusumuza en kısa sürede gelmesi dileğimle Nermin Öğretmenim.... Şiirinizi ve sizi içtenlikle kutlarım... Sevgilerimle....
Toplumumuzun kanayan yarası özellikle kız çocuklarının okutulmaması...Bu şiir öyle bir yaraya parmak basmış ki yapılacak tüm yorumlar bu acı reçetenin bir tek satırını yansıtmaya yetmeyecek inancındayım...
Evladın erkek ve kız diye ayrılmasına en başından karşıyım...
Evlatlar arasında ayrım olmaz, olmamalıdır...
Evlatlarımız kız erkek demeden ayırt edilmeden ilimde bilimde ilerlemeli söz sahibi olmalıdır... Okumuş yetişmiş gelişmiş beyinden zarar değil fayda görülür... Karanlıklar değil aydınlık yarınlar doğar...
Bir kız okuyup kendini yetiştirise ki öyle olmalıdır, o da evladını aydın yetiştirir ayakları yere basan kendine güvenen analara hep ihtiyaç vardır... O anadır o yol gösteren yetiştirendir...
Dediğim gibi bu şiire bi hakken yorum yazmaya çalışsam sayfalarca yazsam yinede yetersiz kalır...
Şiir hepimiz adına söylemiş haykırmış kanayan yaramızı göstermiş... Umuyor ve diliyorum ki yarınlar böylesi acıların zulümlerin yaşanmayacağı aydın şafaklar olur...
Tüm kalbimle Kutluyorum Nermin Hanım...
Saygılarımla...
Toplum olarak,millet olarak ezelden beri süre gelen,eğitim,kültür ve medeniyetimiz de her zaman ayağımıza köstek olup,bir yanımızı yarım bırakan,kabuk bile bağlayamadan yıllardır kanayan bu kronikleşmiş yaraya işaret edip gündem yaratan,gerek konu bütünlüğü ,gerekse kurgusu ve her zamanki gibi berrak diliyle,duygusuyla kendisini zevkle okutturan çok anlamlı güzel bir şiirdi..
Kaleminize yüreğinize sağlık Nermin Hocam.Canı gönülden kutluyor,selam ve saygılarımı iletiyorum..
Kadınlarımız ve kızlarımızın egitimi,bir toplumun kalkınmasında
ilerlemesinde çok önemli role sahiptir.Eğitim verilirken cinsiyet ayrımı
yapılmamalıdır.Bir milletin geleceği o milletin içinde yaşayan tüm fertlerin
eğitim alması ile şekillenir.Özellikle ilk öğretim çeğında çocukların cinsiyet ayrımı yapılmadan
okula gitmesi ve eğitim görmesi geleceğimiz bakımından çok önemlidir.Değerli hocam gerçekten güzel bir konuya değinmişsin ben Atatürk'ün bu güzel sözüyle noktalıyorum.(CehaIet yeniImesi gereken en büyük düşmandır.).duyarlı kalemini kutluyor başarılar diliyorum
Öncelikle belirteyim, bu şiirinizden dolayı,tüm Türk kadınları adına size canı gönülden teşekkür ediyor önünüzde saygıyla eğiliyorum
Şiir başlı başına kanayan bir yaranın fotoğrafını çekerek göz önüne sermiştir bu şiirde her şey yerli yerin dede bunlara bakarak şiirin asıl hedefini on ikiden vurmasına seyirci kalmak istemiyorum..........................yürek sesiniz daim olsun
Yarınların kapısını açar okumak
Karanlıkların ışığıdır şu okumak
Hayatın en büyük mürşididir okumak
Baba halen beni okutmayacakmısın ?...Kemal TAVLACI
Bu şiir ile ilgili 46 tane yorum bulunmakta