Dert yüklü bağr-ı sinem gam u hicran ile dolu,
Yarap! Kızıl şafaklarla yine akşam oldu,
Tebdili şaşmış biçare garip bencileyin,
Bahçe-i gönlümde açmadan gonca güller soldu.
Gecenin karanlığı kabus gibi çökerken,
Dert üstüne dert yüklenir, dertlerle dönerken
saatin kadranında değiştirmez yönümüzü,
bu boynu bükük duruşun...
gitgide birbirine dönüştürürken ömrümüzü.
derler ki;
uzayan kirpiklerinin altında saklarmış dünyasını,
Devamını Oku
bu boynu bükük duruşun...
gitgide birbirine dönüştürürken ömrümüzü.
derler ki;
uzayan kirpiklerinin altında saklarmış dünyasını,