sus
olmasın gidişin
karalar bağlamış özlemli ses tonuyla
kanayan kalbim dudaklarında kalmasın
konuşma
yaklaş
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
bir saatlik ayrılıktan bu derece güzel bir şiir çıkarılması mükemmel bir şey..
helal olsun..............
ellerinize şağlık
kal diyorsam bir bildiğim var
çarpmaz sensizlikte bu yürek
gözlerim görmez
kaybolur seslerim karanlıklarda
bırakmaz yakamı geceler
yaşatmaz
gitme
Yürekten dile dilden kaleme dökülen buram buram sevda sevgi kokan bir şiir kutluyorum
Sevgiliden bir saatlik ayrılığın hissedişleri bu şiiri yazdırıyorsa, kimbilir bir gün ayrı kalmak neler yazdırır. Allah ayırmasın. Kutlarım, çok güzeldi, bir nefeste okudum..
Birol Hepgüler.
kal
kal diyorsam bir bildiğim var
çarpmaz sensizlikte bu yürek
gözlerim görmez
kaybolur seslerim karanlıklarda
bırakmaz yakamı geceler
yaşatmaz
gitme
beğeniyle severek okuduğum şiirlerden bir tanesi . Cok güzel ,ellerine sağlık Dilek Hanım tebrikler.Sayğıyla
gitme
sensiz yaşayamam
soluksuz kalırım deriz ve giderler
oysa
eski bir aşk
yeni bir ayrılıktır her zaman (yılmaz odabaşı )
bunu unuturuz hep...
tebrik ederim.
Aşamasında,temelinin atımıda olan bir kuruluş düşüncesinin atiye muştusu..Severek okudum sade güzelliğinizin sıdk ve doğruluğunu sevgiliye bil-diren mesajınızı..Gönlünüze göre olması dileğiyle...
Erdoğan Vural
sus
olmasın gidişin
karalar bağlamış özlemli ses tonuyla
kanayan kalbim avuçlarında kalmasın
konuşma
Bu şiirin hikayesi:
sevgiliden bir saatlik ayrılığın hissedişleri...
************************
gitme bir adım öteye gülüm bir adımda hasret olur...
ya ebedi ayrılığın hissedilişi nasıl olur değerli? şairem...
çOK BEĞENDİĞİM BU ŞİİRİNİZ BANA AŞAĞIDAKİ ŞİİRİMİ ANIMSATTI. aMA KONULAR FARKLI.
SAYGILAR.
Öğüt -1
Tıpkı dün gibi
bugün de yoktun.
Yaşayan bedenin boşlukta
duyguların boşluktaydı.
Sanki üzerine binlerce sorunun
cevapsızlığı düşmüştü.
Aklın karmakarışık,
düşüncelerin düşüncesizdi.
İçtiğin sudan, aldığın nefesten
korkuyordun.
Saçların bile isyandaydı.
Gözlerindeki mavi çiçekler
yok olmuş,
geceyi çağıran duygularla
bakıyordun boşluğa.
Ah! bir çözebilseydin,
çözülmezliğinde mahvolduğun
şu bilmece işkencesini.
Kurtuluşun yine ondadır,
o bildiğin şeyde:
Tut!
ellerinle tutar gibi
düşüncelerinde onu.
Sık!
Beynine hapsettiğin
düşman duygularla.
Erit!
Tek bir uyumsuzluk
kalmayıncaya dek.
Sorgula!
hem de tepeden tırnağa
çiçeği, suyu ağacı...
'Niye açtıklarını,
neden aktıklarını,
neden ayakta öldüklerini'
Sor onlara.
Beynini koy
aklının avuçlarına;
çeki düzen ver şekilsizliğe,
ayrıntılara inmeden.
Sonra, istediğin duyguları dik
her köşesine;
çiçek açsın, meyve versin
salkım salkım.
Seyret!
keyfınce, gönül gözüyle,
şöyle bir dikilip,
aklının başına.
Düşün!
açan çiçeğin serüvenini,
kokla ama koparma,
açmasına değil,
solmasına karşı çık
ömrün boyunca.
Kaldır!
yere düşmüş yaprağı,
koy koyabilirsen
eski yerine.
Dikkate alma
onu benimsemiş toprağı.
Sen, benliğinle var et;
eskiyen,
sararan,
bozulan her şeyi.
KEMAL ÇAKIR
Bu şiir ile ilgili 33 tane yorum bulunmakta