Bir yazıp bir siliyor, seviyor söyleyemiyorum.
Müsadenle canım, acıtacağım kalbini. Karanlıklara gömeceğim, benliğimi.
Rüyalarına girecek gölgem, saçmalayacağız...
Aşksa aşk...
Yaşayacağız.
.....
Gider,, sürüklenip gözünde boyadığın yapraklar... Geçer giderler dur duraksız, bulutlar...
Kalır mı Ankara, gri ?
Merhabam olsun ilk sualim sana , uyuyan güzel.. Belir, saklanma hadi.
Gider,, usanıp halimden ruhum...
Tüm kelimelere çökmüşler.
Gül biraz, ne bu surat...
Ne bu süratli, bıkkınlıklar ?
Hakkın yenilenmez, hak mıdır senin ettiklerin sana ?
Şu yalan dünyaya geldin, gitmektesin...
Sal sevgini çehrene, kalbinden huzur taşı gözlerine...
Hani kalbim iyi?
Ya senin, neydi o halin ?
Konuş, şiirimle..
İsabeti sensin, çoğu cümlelerimin.
eee...
Öyleyse...
....
Gaziliydi sevgilim...
Girmesi dert, çıkması vahim.
Muhitin köşe başlarında, metalden kelebekler...
Şekli kayıkların demirlediği korular, korunaksız. Mümkünatı yok geçmenin oralardan, selamsız...
Gaziliydi sevgilim...
Dili terazi...
Ee haliyle tozuşur , arazi...
Geldi çattı aklıma, mazi.
Gaziliydi sevgilim, Sarıgazi..
....
Yalnız gitmez o masada leblebi...
Yer fıstığı, katmalısın.
Bırak aksın bulur yolunu su...
Kendi avuçlarınla kendi yüzüne çarpmalısın.
Sapmalısın bilindik yol taşımazsa seni, ilk çıkışa.
Nasıl ki hazırlık yapıyor Ağustos'un böceği, sende yapmalısın kışa,,,
Kibrit benim elimde, benim yine çıra...
Uzat bardağını dedim kendime, doldurayım şıra.
...
Garip bir akşam...
Dışardan elektrik süpürgesi sesi geliyor.
Karşı siteyle aynı çarşıyı kullanıyoruz.
Uzak duraklar, yoruluyoruz.
Derken, kırlangıç divanesi geliyor aklıma. Yürüyerekten geliyorum, henüz gittiğim yere.
Kollarım ıslak, kafamda bere.
Demeti 15 ₺ şimdi , bir bağ tere.
....
Gölge etme başka ihsan istemezem dedim, aklımdaki çapaklara. Şu sıralar elimde çapa, demir atmalıydım toprağa. Dinlenmeliydi mürekkebi, kalemimin. Bir şarkı çevirdi etrafını, vaktimin.
Sözleri mühim olanları serpiştiririm gözlerine, kalemimden bağımsız şiirlerin.
Sihirler mi vurdumduymaz, tavırlarım ? Ummadığın anda bir eserimin başlığında, adını ağırlarım.
Senden gayrısına sağırdır o dem, kulaklarım.
Küllerin savur konaklasın zerrelerin, aklımın tellerinde...
Bir şiir olayım, salınan dillerinde...
Var bir doğumu/ölümü, güllerinde...
Göz açıp yumdum, ahir zaman günlerinde.
....
Nefret ettiğini dillendirdiğin adların tarlasında gezen sen, şikayet mi edersin konu oluşuna ?
Hikayemsin artık, mürekkebi ziyan edeceğim.. Esip günbegün, gürleyeceğim. Entrikaların var madem, alıcın olsun..
Gölgemin karanlığı amber ışıklar yananda belirecek... Çökecek üzerine karabasanım, sessiz. Sen, bulgur bulgur terler akıtacaksın alnından. O mübareği şu hallerinle edebilir misin tahtından ?
Ki sen, illuminati beyin kanatları altında yücelmekte olan,, köpürsün bardağın dökülsün kolan..
Alakayı yakaladı çoktan, duruma ayıkan. Aramızda kalmaz, dümen yalan.
....
Yine Kundakçı Sezer, kundakladı ilhamlarımı. Saçılır kalemimden ateş.
Duyulur, acı haykırışlarının sesi...
Gri Ankara'nın gri kızı, her başlığının altında, gözyaşların...
Ve ardınıza kadar , yaslanın..
Huzurunuzu başkalarının karmaşa hayatlarından hortumlayan filler,, kendilerinden niyeyse hep eminler.
Nüfuslu oluşları mı korkutuyor kayyumunu, şehrin ?
Yoksa göstermelik saygılarımı yüceltir, şımartılmış yüreğini atanmışın ?
Ki sen, ki siz...
Neyselerimle tütsülediklerim..
Aldatanlar, aldatılmışların ilkidir.
Aldananlar, şairdir.
Ve gridir, genellikle şiir...
Hey sen...
Sihir misin günlerime ?
Yoksa uçuşup yitecek bir gölge misin?
Bağlantı problemim malûm, koparım.
Ya ben Feridun, sen Feride olsaydın napardım ¿
.....
Herşeye geç kalanım, diretenim ayağını.
İnatçıyım belki.
Veyahut, çobanıyım arzularımın.
Ha, nefs diyelim...
Salihtir, hem.
Değişik bir hava yer ayaz.
Bulutlar sorti atıyor güneş deklanşör patlatıyor, poz veren pencereler...
Ardında stor perdenin pinekleyen , çekyata yığılmış pilli bedenim...
Niyeyse kimilerine mutluluk, çoğusunda huzursuzluk nedeniyim.
Bundan mütevelli, kırılır çokça kalemi faberin.
Hissesinden bir pay edinmek vardı, adelin.
Güllerim soldu.
Günleri ağlak Mayısın .
Mimoza çiçekleri dökülür penceresinden balkonuma, komşunun.
Üst, çatı halbuki.
Satırları sıklaştıralım, sızabilir şeytan.
Sesin ve sen...
Gömleğim mi olsan ?
Noksanlığım mısın?
Kırlangıç Divanesi
Kayıt Tarihi : 23.7.2024 14:38:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!