Biri olma ya da birine ait olma eğilimini gösteren özgürlüğün sınırlandırılmış biçimi olarak tanımlanabilen gölgede özgürlük.
Günümüz hayat koşollarında karşımıza çıkmakta. bu kavram insanımızı edilgen durumua düşürülerek başkasının üzerinde dilediği gibi renk dökme fırsatını doğurur.
Bu renk dökme kişinin kendi gölgesinde bıraktığı kişiyi ileride her türlü oyunu sergilemeyi kendisine uygun bulur.Gölgede kalan kişi ise kendi olmayı reddedip gölgeye ait olma özgürlüğünü kazanır ve aynı zamanda beşeriyetini gölgesinde kaldığı kişi adına kullanmak zorunda kalır.
Kişi her türlü eylemi gölge adına yaşar ve ait olduğu grup üyelerini de bu yöne doğru sevk eder. kişi gölgesinin altında yaşadığı insanın,özgürlüğüyle özgürdür. ve özgürlüğünü de onun adına kullanır. peki başkasının gölgesi altında kalan kişinin renk dökme becerisi tecelli bulur mu? ya da bulsa da ne kadar devam eder?
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta