toprak, su ve kana yeminle
başlarsa bir hikâye
çalıların dikenlerin ve taşların arasından
kaç yıl öteye uzanmış
bakarsın önündeki ikiz gölge
renksiz ama kokulu iki adım
emekliyor
bir babanın yüzünden damlayan terle
yıkanıyor pazartesi
ruhumuzda acının tuğrası
annelerin duasından besleniyor
derin vadilere dönüşüyor
zamandaki tırnak izleri
kadim bir şehri küçültüyor
venöz dönüş anomalisi
burada durduralım dünyayı
otomatik oynatmayı otobüsleri nehirleri
kırık bir plak gibi ses çıkmıyor
apaçık kalp ameliyatı kapalı kapılar ardında
mevsimin önemi yok
hafta sonu kampanyalarının faiz indirimlerinin
sanki toprağa saplanmış kökleri
pusuya yatmış paslanmış uyudukça
kaç kişi sığınmış bir güvercin gölgesine
güvercin ölürse gölgesi de ölür
bundan kimsenin haberi olmaz
çünkü ölüm…
gölgesi olmayan bir sessizliktir
iğde ağaçlarının telaşıyla
kiremitler kirlenmiş
nasıl sevmez insan bir mart yağmurunu
neşet ertaşla
doktor gökmen özdemirle
aynı çağda yaşamayı
israf etmeyelim ay ışığını
işaret çocukları büyüyor
büyüdükçe ay ve çamların uğultusu
yamaç oluyor her şeyin anlamı
tepeden bakıyorsan
uzaklaşır ne varsa
iki rekat zaman kalmaya
yetecek namaz yoksa
Kayıt Tarihi : 2.6.2022 22:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yedi İklim Dergisi 387. sayı
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!