Gökyüzünün dibindeki bar

Gökhan Barış Pekşen
133

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Gökyüzünün dibindeki bar

Bazı sesler vardır güzel olduğuna aldanırsın ve senin cehennemin ateşlerine sürükler Adelhard..
Le Lion Bar de Paris - Hamburg/January 2018

Sessiz bir gecenin adımlarını takip ettin mi hiç Tony Conigliaro?
Ve ben halen bekliyorum, umut yok..
Herkes gider mi Tony Conigliaro?
Her şey biter mi..
Cennet olsa idi Adem ve Havva olabilirdik bu isimsizler barında uçmak için çırpınmazdık..
69 Colebrooke Row - Londra/February 2018

Sağ koluma, sol elimle iki kez vurduğumu hatırladım, alt katta değilde neden üst katta olduğumu sorguladım nedensizce.. Farklı bir şeydi sanırım bu, sağ koluma ve sol kulağıma yaptırdığım dövme görünürde nefes alıyor gibiydi..
Görünürde yaşıyor gibi görünsemde, ölmek için sebeplerim vardı Tim!
Bulletin Place - Sidney/March 20108

Bu kez denendi ibaresini söyleme bana Rupert, farkındayım San Francisco'dayım o düşen gözlerim Alcatraz'da başka bir mevsime uyandı ve ben kuruyan bedenimi nasılda ıslattım diye hayıfladındım gizlice..
Tanrı biliyor aslında Rupert, Suç ve cezanın özleşleştiği,hürriyetin ne anlama geldiği ve yaşamın değerini anlamam açısından iyi bir ziyaretçi olacağını düşündüm hep..
Ama düşünmediğim tek şey kaybolduğum bu seslerin ne anlama geldiği idi..
Smuggler's Cove - San Francisco/April 2018

Dario söyle bana şimdi;
yo hayır sus sadece, beni, dinlemen için geldim bu gece buraya..
Oysa ki Aşk;
Oysa ikisi de yasaklı..
Sonra sanat ve uyuşturucuyu bulduk, iyi gelir dedik yaralarımıza, iyi gelir dedik kırılan içimizin kimsesiz çocukları en çok kapı diplerindeki aşınmadan huzur bulmayı anlar diye sevmenin bizi kimssesizler mezarlığına gömdüğünü öğrendik..

Tanrı dedi ki;
kimse sana aşık olmuyorsa,
bazılarımız ölüm gibidir daha iyisi yoktur..
Nottingham Forest - Milan/May 20108

- Hayır mösyö saç rengi değil bu, 8 metre uzunluğunda bir saç rengi ironi olurdu sanırım..
Dickie derdin nedir dostum?
- Hayır efendim..
Burada olduğunuzu düşünmüyorum, burada olduğunuzu biliyorum..

''Güvercinler gittiğinde, sonunda ikimiz çıkmış sokakta yürürken, her bir yanımda doğmamış çocuklarınızla, neden bilmeden, kanayan bin damla acı yükseldi ruhumdan ve boğazıma yapıştı..
Ama anlatamadığım çok önemli bir şey var Efendim;
Güvercinlerin nasıl gittiğini..
Biz kaçıncı metredeyiz Dickie?
- Sanırım 5 metre efendim, sağ yanınızda güzel bir sarışın kadın ve sol yanınızda bir ayyaş adam bulunmakta, siz hangisine sarılmak istiyorsunuz bu gece?
Ben kanıma kırmızı rengi veren kadından ayrılalı yüz yıllar oldu Dickie, sanırım sol yanımda ki ayyaş bana benziyor ve derinliklerinde güneşi boğan bir kuvvet var ve ben yenildiğim anı çoktan unuttum..
- iyi misiniz efendim?
NoMad Otelinde 5 metrede -3 metre kaybı olan maun rengi bir bar masasının üzerinde kollarınız Aperol kadehinin altında cennetini unutmuş gibi..
Bir kadeh daha ver Dickie..
Elephant Bar - New York/June 2018

Vura vura dip olan ruhlara bakmamız gerek,
baktığımız vakit kül olan ruhları hatırlamamız gerek Hidetsugu..
Nefes aldığımı sanan sadece Tanrı, oysa ki çığlılar,
olsun..

O kişi hep bendim, kendine sevdalı, kendiyle kalan, kendi canını acıtan, bir başkasına izin vermeyen belki de Hidetsugu..

''Multipl Skleroz olsaydın keşke Hidetsugu, ama bu kalp ağrısı nasıl geçer..
Ya da ne haltsa diye mırıldandım Hidetsugu'ya sarılırken, sonra da onu yalnız bıraktım bir kaç dakikalığına..
Dışarı çıktım, bir sigara yaktım ve yanımdaki hiç tanımadığım bir adama ''Bahse girerim kaliteli depresyonlarla dolu günlere ne olduğunu merak ediyorsunuzdur dedim''
''Dur ey zaman, ne güzelsin'' diyecek olursam bu iddiayı kim kazanacak Hidetsugu?
High Five - Tokyo/July 2018

Beni bir yazar olarak doğurman beni neden yalnız bir adama dönüştürdü Tanrım..
Bunu düşündüğüm geceler aşırı dozdan kendimi kaybedip, sabahında bir fahişenin koynunda olmak gibi anlamsız geliyordu bana..
Oysa ki sarıldığım tüm insanlar beni terk etti Yuda?

- Kimse sesimi duymaz Efendim!
Yuda olduğu yerden kalkıp elimdeki rom kadehini alıp, bu evden bardan efendim’ dedi ..
Hong Kong Street – Singapur/August 2018

Artık yoruldum Jasiel..
Bunu anlattığım bu gece romanıma da ara verdim..
Belki de bu gece işte..

57. sayfada öldü..
Romanın kahramanı öldü..
Daktilonun üzerine döktüğüm rom'dan dolayı mı, hızlı aldatılmalardan dolayı mı yoksa, misafir kabul etmediğim, hiçbir çocuğun yürümeyeceği parklardan dolayı mı?

Romanımın kahramanı öldüğü için şu anda yastayım..
Ben oysa üç yüz sayfa kadar yazacaktım..
Şimdi sigara içebilirdim..
Keşke ismim Barış olsaydı Jasiel ve kızıl saçlı, beyaz teni, göbeğinde benleri olan bir erkek olsaydım..
Belki o zaman kadın roman kahramanım bana sadık kalırdı..

Keşke ismim Barış olsaydı Jasiel, keşke yaşadığım bu hayatın bir şiir yazacak kadar anlamı olsaydı..
Licoreria Limantour, Mexico City/September 2018

Devam etti Thijmen;
Benim ölümüm regl ile olmuştu dedi..
Hastalandığımı sanarak kasık bölgemdeki beş kası aldırdım..
Şimdi hastalanmamak için aynaya bakıyorum ve erkek boxer'ları giyip lanet ediyorum babamın becerdiği annemin çığlıklarına..
O gece var/oluşumu, yok/oluşuma çeviremedim diye bende artık porselen bebekler kadar kırığım her yere düşüşlerimde..

Ben cennetten kovuldum sevgilim..
Kusurluydum..
İntikam almak için bildiğim tüm erkekleri giyotinle öldürdüm..

Dedi..
Ve kapattı telefonu Thijmen..
44 Tales - SpIrlts, Amsterdam/October 2018

İhmal edilen ibadetler gibi bekliyorum seni Gaya..
Çırılçıplak ve senden daha da sen halinle..
Siyahı kutsayan yıldızların krallığında sevişmek..

Kendi cehenneminin külleriyle ört en mahrem yerlerini Gaya..

Kendi cenazeni kaldırdığın göğün beşinci katında
ruhumda soluyan esaretin iniltileri sur'un notları gibi diziliyor kanatlarıma..
Bir günahın rahminde evrimleşen ebedi ateş gibi bu oluş, ve yok oluşu olmayan ezeli bir mühür adın, adıma..
Akasya - Büyükada, İstanbul/November 2018

Senin Tanrın ben degilmiydim Barış,
korktuğum her şey çocukluğundaki şefkatsizlikmiş meğer ..
Senin karın olarak dünyaya gelmeyi ya da seni kendim doğurmuş olmayı isteyecek kadar çok seviyorum ..

- Efendim kimin dizeleri bunlar?
Gaya'nın Dizeleri idi Honza..

- Bilgece sözler efendim,
bilgece..

Bir kadeh rom için ruhumu bile satardım Honza..

- Siz benim hayatımdaki en gerçek şeysiniz efendim..
Önce size bir şişe rom çıkartayım ama bu çok özel bir şişe efendim, belki de bunca senedir mahzende sizi bekledi (1940 J. Wray&Nephew)

Şaka yapmıyorsundur umarım Honza?
Bu özel üretimden geriye sadece 4 şişe kalmıştır ve her bir rom yaklaşık 70 yaşındadır Honza..
Yüce Tanrı Jamaika'yı korusun Honza..

- Bilge olan yanınıza için efendim ve yara izlerinizin görünmeyen sancılı yanına..
Size Prag'ı birde Kafka'nın gözünden anlatayım efendim çok kısa bir şekilde, izin verirseniz eğer..

Elbette Honza..

- 1883 yılında Prag’da doğan Kafka, nereye giderse gitsin hep aşk - nefret ilişkisi yaşadığı kentine dönmüştü efendim..
“Prag sizi asla bırakmaz..
Bu tatlı küçük ananın çok güçlü pençeleri vardır” demesi boşuna değildi efendim..

O zaman zaman istese de Prag ve Praglılar onu asla terk etmedi Honza.. İyi ki de etmedi çünkü bugün Kafka’nın kente getirisi oldukça büyük.. Pek çok insan Prag’a Kafka’nın izlerini görmek için geliyor, kentte Kafka turları düzenleniyor.. Ben bu turlardan birine katılmadım ancak Prag’ı Kafka’nın ruhuyla birlikte gezdim.. Prag’a gelen tüm ziyaretçileri karşılayan ve onlara yol gösteren usta edebiyatçının izleri kentin tüm duvarlarına, sokaklarına, kafelerine sinmişti sanki, öyle hissettim Honza..

-Bardağınız boşalmış efendim, izin verinde doldurayım..

Hâlbuki yüzü yüzüme dönük iken doldururdu boşalan kadehimi Honza, bu kez bana en uzak noktası olan sırtını döndü yüzüme ama aynadan yansıyan yüzünü görebiliyordum oturduğum yerden, ağlamaklı idi..

- Bu üzerime kilitlenmiş evren
bu dokunsan ağlayacak insanlar,
benim bir parçam değiller efendim..

Sen kör bir Tanrı'nın avuçlarında öldün ve dirildin Honza,
ezan sesleri toprağın yedi kat altında iyileştiriyor artık yaralarını..
Üzme kendini bu şekilde, Tanrı'nın sesin içinde planları var olduğuna inandır ruhunu sadece..

- Gecenin geç saatleri efendim,
peşimizde ayak sesleri..

Herkesin bu hayatta bir hiç uğruna yaşadığını fark ettim ansızın Honza, linç edilmemek için benimle sevişmek isteyen sıraya girsin dedim aynadan yansıyan yüzüme..
Gözlerimdeki ışıklarla bir Tanrı yaratabilirdim, susadığım için hemen geçsin istedim boğazımda ki o vahşileşen susuzluk..

Ruhumdaki bana ait olan fahişeden gözlerimi alamıyorum Honza;
Tanrı'yı kıskandırsada bu pekte önemli değil, bu gece dedim ya bana dirilen cehennemin alevnii dahada çok harlıyordum..

Sırtımdaki benleri fark ettiğin anda çıplak hissettim kendimi nedense, kimse bir başkasına ait değildir dedim, ait olan ölü olandır..
Biz canlı ve ölü olan hiçbir şeyi sevmemeliyiz dedikçe aklıma herkesin öykü karakteri gibi yaşamak isteyip, hiç duş alırken yalnız hissetmeyecek olması aklıma geliyordu Honza..

Ve dedim ki,
Herkes birbirini sevecekse Tanrı neden kitap çıkardı peki o halde Honza?

- Efendim, insan kalbinin en orta yerinde siyah bir nokta vardır, bunu biliyor musunuz?

Hayır, bilmiyorum Honza!

- Tam orada efendim, siyah noktanın olduğu o yerde bir sandıkta gizlidir insanın kalbi, ve o sandık açıldığında Gaya'nın gözlerine bakın efendim..

Saksıdan Tanrı'ya filizlenen bir yaşam bu Honza,
artık Tanrı beni kutsayıp, boş hayallerimi sonlandıracak bir bahar vermeli..

Uyanıyorum,
onu kemiklerimde hissediyorum..
Hemingway Bar - Prag/December 2018

- Gökhan Barış Pekşen
- Gökyüzünün Dibindeki Bar
- 22082018

Gökhan Barış Pekşen
Kayıt Tarihi : 24.8.2018 15:53:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Herkesin bu hayatta bir hiç uğruna yaşadığını fark ettim ansızın Honza, linç edilmemek için benimle sevişmek isteyen sıraya girsin dedim aynadan yansıyan yüzüme.. Gözlerimdeki ışıklarla bir Tanrı yaratabilirdim, susadığım için hemen geçsin istedim boğazımda ki o vahşileşen susuzluk.. Ruhumdaki bana ait olan fahişeden gözlerimi alamıyorum Honza; Tanrı'yı kıskandırsa da bu pekte önemli değil, bu gece dedim ya bana dirilen cehennemin alevini dahada çok harlıyordum..

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Gökhan Barış Pekşen