Bir söz vardı,
göklerin en derin yerinden gelen.
Bütün yıldızlar,
o sözle doğmuştu.
Ve her kelime,
toprağa düşen ilk ışık gibi
bütün evreni sarmıştı.
Söz,
göğün derinliklerinde yankılandı—
biz, o yankıyı duyduk.
Zamanın her anında
bir kelamın gizemi vardı,
gözlerimizin ardında,
gönlümüzün derinliklerinde.
Ey söz!
Bütün göklerin içinde
gizlenen gerçekliğin
anahtarı senin.
Her dilde bir sevda var,
her kalpte bir hayal,
ama sen,
göklerin ardındaki
en gerçek sese sahipsin.
Ve biz,
sadece bu sessizliği hissederek
yol alırız.
Çünkü kelimeler
sözün arkasındaki
susturulamaz gerçeği taşıyor.
O gerçek ki,
gökyüzünden düşen her yıldızın
gözlerimize yansımasıdır.
Bizi yönlendiren,
yıldızlar değil—
göklerin ardındaki
bir kelamdır.
Ve her kelam,
toprağa düşen ilk ışık gibi
yeni bir dünyayı yaratır.
Her gece,
göğün derinliklerinde
bir söz bekleriz.
Ve o söz,
her karanlıkta
bir yıldız gibi parlar,
ruhumuza doğru yol alır.
Çünkü söz,
göklerden düşen bir ışık gibi,
bütün zamanları kapsar.
Göklerin ardındaki söz,
sonsuzluğun dilini konuşur.
Ve biz,
o dilin ardındaki sırrı
gözlerimizle hissederiz.
Her yıldız,
bir kelimenin sesi,
her sabah,
o kelimenin doğuşudur.
Kayıt Tarihi : 16.4.2025 19:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!