Yüce dağdan dumanı eksilmez yaylasının
Suları soğuk olur dinmez pınarları karadenizin
Sevdaları büyüktür derde derman dağlarının
Dili, yüreği bir başkadır sevdalı karadenizin
Kimler geçmediki bu dergahtan
Cihanda sensiz günler geçmiyor...
Ellerinin sıcaklığı kalbimden gitmiyor...
Yaralı gönlüm hep seni düşünüyor...
Her daim zaman seninle atıyor...
Apansız gittin içim sızlıyor...
Nerdesin bir tanem yüreğim yanıyor...
Bakışların içime işliyor
Gözlerine bakamıyorum
Yanımdasın canım yanıyor
Ellerini tutamıyorum…
Sevdim yari gülden güzel
Yiğit bir sevdaya tutulmuş
Aşk makamına kurulmuş
Yari için geliyormuş
Zalım ölüm nedir sonum...
Zifiri gecelerin köründe
Görmeyeydi o güzel gözleri gözüm.
Tutmayaydı pamuk ellerini ellerim.
Lal olaydı seni konuşan dilim.
Sevdaya ötmezmiydi dertli bülbüller.
Yine martılar gelirdi derdimi dinlemeye.
Sabahlar yine kör karanlığın ötesinde gelirdi.
Sevdayı yaşıyorum gülmeden
Hasreti yaşıyorum görmeden
Sılama götürün ölmeden
Derdime derman oldu kara toprak…
Gönlümün ardı derttir borandır
Derdimin yanına yoldaş bul dağlar
Esmeyen rüzgarın önünü aç dağlar
Sevdalılara geçit ver dağlar
Beni bu hallere koyan kim, gelsin.
Gözümden bir damla yaş dökemedim
Dağların gümbürtüsünü
Toprağın isyanını
Taşların aldığı öcü
Kime anlatabilirsin ki...
Bir gün herkes hayattan göçünce
Düşümde göremem yar yüzünü
Tabip neyler yüreğin içini
Aşka tutulan kör gözümü
Divanelerde merhem olmaz imiş meğer.
Sevgini sonu gelmez dediler
Yüreğimden atamadığım
Gökyüzüne seni haykırdığım
Dağlara adını yazdığım
Ey sevdiğim ne küsersin bana
Rüzgara utanıp soramadığım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!