Bir muhabbetlik, olmamışsa ömrün.
İçten bir tebessümle, dirilmemişse gönlün.
Yılan gibi çöreklenmişse her günün.
Neye yarar! alkış alkış olsa da yaşam...
Her sözün de sıkışmişsa nefret.
Ninnilere çoktan bıktı bebek gönlüm.
Sütlerin üstünde ki kaymağı yoktan çekip tattı gönlüm.
Derdimi ona anlatamadım!
Baktıkça kendimi buldum.
Zümrüt gözlüm...
Meçhulde yürüyenler göre kefenlenmeden gömülürüm!
Tanıştığımızda gök kubbe ağlıyordu
Damla damla rahmet saçıyordu
Hüznüyle kalplerimizi dağlıyordu
Belki de ayrılığı seziyordu
Neşeler açığa vurulan sırla kavruldu
Marifetim olsaydı da;
Bir gönülde yar olsaydım.
Semada ki yıldızların;
Yanın da hilal olsaydım.
Anne uzat elini gelinin öpsün
Senin izninle ocağımız tütsün
Yuvamız olsun büsbütün
Keder dolu günler neşeyle sönsün
Anne sevgimi ikiye böldüm
Karanlığa meydan okurda sessiz feryadım!
Kendi kendine yanıp söner; tezat yaşantım.
Bir kervan ararım istikametim zirveye...
Yavan kalırım bir dost bulamazsam bu demde.
Ravza-ı mutaharrada nurdan bir ışıltı.
Unutulmuş sünnetten kalp gözüme fısıltı.
Ne yapayım!
Bu gönlümde ki son ayıbım.
Nereye sapayım!
Göz yaşlarımda ki,
Damla damla kayıbım.
Arlıyım...
'Sevdalıyı değil sevdayı kıskanmak güzeldir'
Onlar sevdamızı kıskanmadılar.,
Sadece sana yazdığım; şiirleri kıskandılar...
Yılardır duyuramadım sana sesimi! ..
Feryadımın senden en son dileği;
Ya bu sevdanın mutlu sonla bitmesi,
Ya da gönlümün istemediği!
Sazımın bam teli bile,
Teselli diye diye...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!