Gümüş yağmurcun,
Beni de götür son seferinde gökyüzüne.
Bulutlar makberim olsun. sen türbedarım.
Ben son şairi asude baharın…
Yalnızlığıma mı uçup geldin ötelerden,
Çığırtkanın mı oldum?
Yüzün ayın on dördü,
Gece uyumadılar kuşlar da gördü,
Saksımda çiçek, penceremde cam,
Dalda tomurcuk…
Yüzün ayın on dördü,
Açık saçık, buram buram,
Gözlerim yaslı,
Yüreğim acıyorsa,
Bil ki sevdadandır Mahigül,.
Baktığım her yer siyah beyazsa,
Eski filmler gibi,
Tutkuluysa her yerim,
Yalnızlığımı anlatamam sana,
Geçmez oldu reh-i zamanım sensiz,
Hep isterim aguşuna iltica,
Coşar derunum inkilalim sessiz,
ben sende öldüm
sen oldum
ey yar
ve sanma unuttum
uyuttum da
ninnilerle büyüttüm
adını paraf ettim göz bebeklerime
kara hummalandı gönül eziklerim
kuytularda ağlarmış her vakit
bir ölgün lale
pınarına küsermiş nazlı ceylanlar
derinden sızılıyor can çiziklerim
Ay çekimim,
Hüznün acıtıyor içimi,
Taşlar kadar sert,
Bir bıçak gibi saplanıyor,
Bir o kadar acımasız,
Bir o kadar namert,
Biliyor musun Elsa,
Ben aşksız yaşayamam,
Taşıyamam acımamış,
Hissiz bir yürek,
İster hiç gelme istemem,
Vuslatını da anmam,
Sen inanmasan da,
Aşkın bak işte şuramda,
Çarpan yerimde,
Seni bir şiirde buldum Elsa,
Gözlerin Elsa gözlerin,
Gözlerin ısıtsın bakınca gözlerim,
Sen toprak kadar doğurgansın,
Toprak kadar narin,
Güneşe dönük bir elin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!