Bir rastlantı sonucu düşmüşüz aynı rüzgarın yönüne,
Ağzında ki dil olsam da konuşsam...
Aynı terazinin üzerine konulmuş
Aynı renkli iki farklı kefeniz seninle,
Beni sevmekten yargılasın Haziran,
Senin kelime anlamını vazgeçmek olarak tanımlasınlar
Amel defterine,
Nefesine biraz cennet üflesin israfil,
Ben özlemekten teni küflenmiş bir kafir...
Gökyüzünü kaplarken bordo Chevroletin
Egzoz dumanı,
Seni öpmenin tadına varıyorum,
Ve kesiliyor yağmur,
Melodisini kaybediyor sağır bir dilenci,
Dudaklarından tebessümünü düşürüyor bir anne,
Tüm sokak lambalarının bir ayağı çukurda...
Sen bir abajurun duvara yansıyan gölgesinden
Sesleniyorsun bana,
Dur!
Elimde çocukluğunu yaşayamamış bir tabancanın
Son hüznü,
Sıksam avucumu suyumu çıkarırım,
Sıksam şakağıma kurşunu
Korkarım kanlarım gölgene sıçrar,
Durdum,
Dur dedin vurmadım,
Gitme desem
Kalır mısın?
Harun Tolga Peker
Harun Tolga PekerKayıt Tarihi : 1.5.2012 23:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!