Göğün mavi sessizliği,
Bir ahenk içinde süzülen kuşların kanatlarında,
Kayıp bir rüyayı fısıldar sabaha,
Yalnızlığın büyüdüğü bir anda.
Zaman, gölgeleri kovalayan bir rüzgar,
Gecenin karanlığına saklanır anılar,
Bir an gelir, savrulur umutlar,
Tükenir yüreklerde beklenen bahar.
Düşlerimizde döneriz eski sahillere,
Rüzgarın izlerini süren adımlarla,
O zamanlar, hayatın henüz dokunmadığı masum yıllar,
Çocukluğun kucaklayıcı sıcaklığında saklıdır hatıralar.
Ama her adımda biraz daha unutur insan,
Yıldızların dilini, ayın parlaklığına suskun bakışlarını,
Yitip gider içimizdeki o eski şarkı,
Ki o şarkıydı ruhumuzda yankılanan en son adı.
Ah, gökyüzü kadar derin hüzünler taşırız bazen,
Birbirine karışan geçmiş ve gelecek,
Ve her adım, bir ayrılığın yavaşça dokunuşu,
Bir vedanın sessiz sedasız yankısı.
Düşlerinle süslediğin bir bahçede yürürsün,
Her gül, her yaprak, her rüzgar fısıltısında
Bir an gelir, tutarsın zamanı ellerinde,
Ama o da savrulup gider bir kış akşamında.
Oysa yıldızlar hala göz kırpar göklerde,
Karanlığın ardından gelen ışığı hatırlatır,
Her düşen yaprak, yeniden doğacak bir çiçeğin habercisi,
Her son, bir başlangıcın ufkuna açılır.
Ruhun derinliklerinde saklı umutları,
Bir gün fısıldarsın göğe,
Ve belki de o zaman anlarsın,
Hayatın gizemli yankısıdır bu sonsuz döngüdeki arayışın.
Kayıt Tarihi : 25.9.2024 23:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!