Yüreğim, gök mavisi, güneş yeşili, çoban sürüsü kadar kendini toprağa bağladı
Yeşilin ve mavinin bütün tonlarını güneşe işlerken ben,
Ellerim kırılacak sanki…
Toprak bu kadar dumandan, gök bu kadar karadan ibaret olamaz
Derimin rengini, gözümün karasını, ellerimin yarasını bağlarken toprağa
Toprak gökten bu kadar uzak kalamaz!
Bu kadar ağır kokuyorsa hava, bu denli gözlerim kamaşıyorsa güneşin renklerinden
Gök yırtılacak, yıldırımlar ve şimşekler yakacaksa bağrımı ve koparacaksa ödümü
Ben bu kadar sefil ve çaresiz kalacaksam sürümün önünde,
Kapacaksa sürümden bir kuzuyu yaralı bir kurt
Dur ben öleyim o vakit!
Göğün hatırına, suyun azizliğine, güneşin batışına yüz dönmeden ben
Toprağa ihanet etmeden ellerim,
Güneşe, aya, yıldızlara ve sana küsmeden gözlerim
Dur ben öleyim!
Gözlerimin gök kırmızısı, kanımın suları,
Yüreğimin kerameti çekilmeden tenimden
Toprağa bağlayayım kendimi
Alelacele ve topraktan bile habersiz…
Ben ölmeden, sen duymadan,
Kimseler bilmeden,
Gök mavisi, güneş yeşili, çoban sürüsü kadar kendimi toprağa bağlayayım
Çünkü yüreğim deniz beyazı, kaya tuzu,
Yürek sızısı kadar toprağa ve sana bağlanmış artık…
Kayıt Tarihi : 18.10.2013 23:16:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Uygar Yeni](https://www.antoloji.com/i/siir/2013/10/18/gogun-hatirina.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!