İlk çığlığını attığında
Badavra duvarlara
Ciğerlerine doldurduğu havayla
Bir anası vardı başucunda.
Çocukluğunu geçirdiği
Kurumuş çamurlardan
Ağaçtan,taştan oyuncaklarıyla
Merhaba diyordu hayata.
Henüz emekleme çağında
Civcivleriyle kedileriyle
Hayvanlarının yönlerini çevirmekle,
Yemek yetiştirmekti sıradaki işi
Aktarılmış tarlaya
Buğday arpa saçanlara.
Okuryazar olmadan daha
Karasabanla başlamıştı birlikteliği
Hiç ayrılmayacasına.
Ekin biçmek,odun taşımak
Bir yer vardıki beklendiği
Teskere kağıdını aldığında
Çalışmalıydı o da
Maden ocaklarında.
Henüz hayatının baharında daha
Adına gruzu denilen facıayla
Tanıymadan kömürü ocakları daha
İkiyüzaltmışüç madenci ile aynı anda
Toz duman alevler arasında
Göçüp gittiydi üç mart 1992 yılında
kozlu ocaklarında
3 Mart 2008
Zonguldak
Kayıt Tarihi : 4.3.2008 13:02:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Yıldırım öğretmenn
nefis bir anlatım, çok güzel bir şiirdi can..
Toz duman alevler arasında
Göçüp gittiydi üç mart 1992 yılında
kozlu ocaklarında
Olayı dün gibi anımsıyorum.Çok acı. Yürk,yede grizu kazları sanki madencilerimizin kaderi. Oysa öyle olmamalı. Devlet önlem almalı.Yabancı ülkelerde öyle mi?... Geçemsene nasıl kurtardılsr madende mahsur kalan madencileri, iŞTE İNSANLIK O...Kutlarım sn. Akman.Ne yazık acı ama gerçekti yazdıklarınız. Kutluyorum yürekten...
Kutluyorum kaleminizi.
TÜM YORUMLAR (55)