yürü, de git hadi yaylalarına, dağların sarp kayalıklarına
bitmez, hiç bitmeyecek bu yolculuklar, koyup göçmeler
bir ceylanın iç çekişi titreşir harelerle suların yüzünde
yaralı geyiğin böğürtüsü yankılanır orman içlerinde
bir yürekli, güçlü şahandır onlar tırmanırlar doruklara
sürüleri önlerinde, rızıkları, bebeleri, çadırları sırtlarında
düşmez yüreklerine korku yıldırımdan, uçurumlardan
yılkı atı, koyunları, keçileri, çıngırakları yürüdüler ardısıra
varsın olmasındı yeryüzünde bir çakılı damları
kartal yuvalarıyla komşu, kartallarla dost yaşayacaklar
aylak, gezgin çingeneler değil çalışkan ve safkandılar
bozbulanık akan sellerin sesini, ormanların uğultusunu
dinlerler,derin yarların yıkılışı gök gürlemesine benzer
dağ eteklerinde tekelerini gözlerler, uçurumların uzağında
keçi kılı çadırlarda, göçer beşiklerinde ağlamaz bebeler
eteğini beline dolamış, şalvarlı analar süt sağarl ağıllarda
yamaçlarda serin bağların sakin yeşil deniz denli dokusu
sümbüller, gelincikler, sarı papatyaların yaban kokusu
buharlaşır yükselen altın ışıklarla keçi, koyun ağıllarında
susarken günün sesleri, çok sesli doğa konseri başlar
serin üstü bir dağ esintisi dolanır yaylaları, yarları
şilteler serilir, sarılır analar bebelerine, lambaya püf der
göçerler uykulara dalarken karabaşlar nöbete gider.
Kayıt Tarihi : 15.10.2009 11:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
serin üstü bir dağ esintisi dolanır yaylaları, yarları
şilteler serilir, sarılır analar bebelerine, lambaya püf der
göçerler uykulara dalarken karabaşlar nöbete gider.
kaleminize sağlık şairim
Sırf bu dizeyi özümseyenler görünenle görünenden çözümlenmesi gerekenleri -en azından bir yönüyle- daha iyi kavrayacaktır düşüncesindeyim...Saygılar sunuyorum sayın şair...
TÜM YORUMLAR (9)