Tabaktan içilen yavan çorba akmasın boğazımdan
Kayıp kaseler dangoz bir kaşık gıcırtısına mahrum kalsın
Rayihasını duyumsamasın un aşının tuvalet taşı
Çorap çekiştirirken kırılan kristal kül tablası açsın çatmaktan yorgun kaşı
Sıvalar kavlasın üzerime dökülsün yağlı boya
Suratımda dursun tepelerindeki kar gibi Dikmen’in
Trafolar patlasın, yokuşlar çığ yollasın yuvama
Yatak başlığımın yanı başındaki çizikler kahrolsun
Mahzun, atik, sırdaş
Tabanlarıma yapışsın süpürgeliklerde biriken tozlar
Pislik fakat cana yakın
Benden önce oraya ait olabilirlerdi
Katilleri çok uzakta
Şerlere hısım, hayırlara sakın
Yittiği aşikar giderlerden akan paslı suyun
Mutfak lavabosunda tüyleri dağılmış kırık diş fırçası
Aynı kullanılmasın isterken eksik azılarında
Yatsı yinelemelerinde vurdumduymaz tınısı
Manzarası sol köşeden kopmuş duvar halısı
Kalkmasın kadehler kaknem tavana
Burcu burcu ufunet sarmasın genzimi
Anason uyuştururken kanayan etlerini
Kustursun ardındaki noksanlığı ılık arpa suyu
Yeter ki yaksın gırtlağımı aldığım duru soluk
Yeter ki bulsun aidiyeti çağlayan özümün gittiği göçebe oluk
Kayıt Tarihi : 14.2.2024 14:40:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!