Şimdi upuzun bir sessizlik vurur
gözkapaklarıma,
ne gökyüzünün darbeleri duyulur
ne de ırmaklar çağlar,
kan pıhtılı bir zamanda
uzaklara ve yorgunluğa sevdalandım
talan oldu kavuşmalar,
gömleğim acılara gark oldu.
Hayat bana yeni şehirler yontmayı öğretti,
ve her şehirde bir aşk kaldı,
her hatıranın yorulmuş elleri vardı,
kemikli gecelerde bana çıkan yüzlerin
yabancılığı vurdu gözlerime,
ayaklarım soğuklarla cebelleşti kaç yıl
ıslak bir ayın yüzüme çarpmasıyla
uyandım her gün.
Çekip gitsin artık herkes bu şehirden,
hiç kimsenin gözleri infilak etmesin
gökyüzü hep yırtıcı, yeryüzü yerinden çıkmış,
bir kuşun kısılan sesi ve bencilliğe gömülen zaman
bir lanet yapışmadan yüzlerine
çekilsin bütün bunlar,
beynim kazınıyor dünyanın derinliklerinde
en çok kimi sevdiysem o birikiyor yüzümde
iskeletim ısınmak istiyor artık
ben toprağa dokunduğum yerdeyim.
Kayıt Tarihi : 12.12.2015 20:29:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hüdai Ülker](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/12/12/goc-sohbeti.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!