Gizli Kutsiyetlerin Nezaketen Söylemleri

Kederlerin en üstünde bir veda vardır
İnce bir çizgi nezaretinde
Yazılı kaç kelime varsa anlatamaz

Kederlerin en üstünde ince bir veda vardır
Kayıpların nezaketinde
Birden fazla mutluluk içerir
Mutluluk verici bir kaç kelime
Bir beyaz kesilmek vardır sonunda
Baştan ayağa
Sanki öfkeler yetmezmiş gibi
Birden harekete geçer zaman

Kederlerin en üstünde beyaz bir ışık vardır
Kendi kendine de yapılabilir
Aslında her şey aslı gibidir
Ki cümleler bile asıllarını yaşatır
Çoğu zaman nefessiz kalmak vardır
Bazıları uzun süreli beklemeye tabidir
Göklerden gelen bir seda ile

Kederlerin en üstünde kayıplar vardır
Kaybolmanın emanetinde
Bir nevi özlem içerir
Arayan bulur nidasıyla
Bir kaç tümleçli cümle içerir
Dolaylı söylemler üzerine...

Zaten anlamsız ama bir o kadar keyfi bir yaklaşımla
Sadelikten uzak bir yaşantı içerir kimi kederler
Şehirlerin kaldırımlarına bir ayak sığmaz bazen
O koskoca koridorlarda yorucu nefesler duyarsınız derinden
Beyaz önlüklü birileri yaklaşan haberleri kulaklara fısıldar
Bu fısıltı bir yakarıştır
Neticelerin külliyatında...

Hani koridorları konuşsak
Şu önlük rengi çizgilerini
Birkaç boya kırıntısı görsek etrafta
Ellerin çizgileri etrafında gizli
Yeniden duysak güzellikleri
Baksak
Tutsak bedenlerin özgürlük sevinçlerini
Yağmurların anlamını kavrasak
Esir bir ömrün esaretinde

Ya da kavrasak anlamlarını yaşamanın
Ya da olmak ya da olmamak mesele olmasa
Oldurulan olmanın haysiyetiyle görsek
Merhamet kırıntıların hicviyetinde

Bırakmasak bir bahar sabahı kendimizi şehrin yağmurlu ama ürkek kaldırımlarına
Bize otobüs camlarının buğusundan selam vermese kayıp kent yolcuları
Anlamsız bakışlar selametinde

Gerekenleri görürüz
Kavrarız anlamlarını

Provoke edilmiş yargıların peşinden gitmesek bazen
Yada bir kaç enflasyonist çaresizlik olmasa şehirler arası keyfiyette
Bir önlük rengi binanın camında buğulanmış hüznü keşfetme girişimi olsa çaresizliği haz sayıldığı bazı zamanlarda
Ya da elleri çizgili ama beyaz giysili kimselerden gelen yorgunluğu görsek ya anlamlandırırken

Kimse oluruz kimyamızı gizleyen bir bahar sabahı
Kimseyi çeviririz anlamlı bir yargıya
Belirtisiz isim tamlaması kutsiyetinde...

ENGİN YILMAZ
ALTINDAĞ/ANKARA
29 MAYIS 2015 CUMARTESİ
SAAT:18.20