Gizem İlgün Şiirleri - Şair Gizem İlgün

Eski bir sözcük gibi dilimdesin
Lügat ta yoksun olmayacaksın da
Ama dile yerleşmişsin SEN bir kere
Eski İstanbul değilsin, düşlemiyorum SENi

Fırtına değilsin,rüzgarsın sadece

Sevdiğim tüm adamlara sesleniyorum
Affedin beni
Ellerinizin tersiyle sevdiğiniz saçlarımı kestim..

Gidiyorum..

gelme..
bıraktığın karanlığımda kal..
rüzgar getirmesin kokunu..

yokluğunu unuttuğum an çıkıp gelme..
büyütme çocuk içimdeki seni...

Her Pazar sen gelirsin aklıma…
Senin gözlerin, senin sesin…
Her şeyinle günüm olursun
Ve cumartesi ile pazarı bağlayan gecede uykularımı kaçıranım…
Sabaha doğru
Boylu boyunca “SEN” ler uzanır,

uyandım şimdi uykularımdan..
sen yoktun sol yanımda...
ve yine yokluğun miras kalmış ve puslu bakışın son gidişinden...
boyle bıtmeyı mı hakkettı bırbırımıze sustugumuz askımız?
böyle mi gitmeliydin aşkın son gecesini yaşarken...

Soluksuz kalıyorum gittiğin zaman..
Nefesini aldığın zaman nefesimden ölüyorum..
Gitmeyecektin be iki gözüm..
Bu yaşlı adamı bırakıp gitmeyecektin..
Söz vermiştin bana be!
“Huysuz adam, ömrümüz yetse de torunların çocuklarını birlikte sevsek”

Her Pazar sen gelirsin aklıma…
Senin gözlerin, senin sesin…
Her şeyinle günüm olursun
Ve cumartesi ile pazarı bağlayan gecede uykularımı kaçıranım…
Sabaha doğru
Boylu boyunca “SEN” ler uzanır,

Seninle başlamıştım herşeye yeniden,
Seninle biter diye..
Uzun bir yolculuk olur diye,
Valiz valiz almıştım yanıma hayallerimi..
Yarı yolda çekip gittin;
Valizlerimin hepsini alarak..

kalbim ege de kaldı derken sezen aksu içimde fırtınalar kopuyor da yazamıyorum iki kelime..seni özledim diyemiyorum..aşkıma şahit olan yıldız küfrüme de şahitlik etmek zorunda kalıyorken şerefime kaldırabileceğim bir kadeh var elimde, bir de ucu sigaradan kalma bir yanıkla eski bir kağıt..şimdi seni mi yazsam sevdamı mı bilemediğim gibi kendimi yazmayı denemek zorundayım aslında..bende ne kadar ben kaldıysa kağıda dökmeliyim..dökmeliyim ki görmeliyim en kör, en körpe yanlarımı...seni yazmaktan vazgeçiyorum, bu bir milat olmaktan öte değil...kaderimi artık sadece ben değiştirebiliyorum...

hangi ara geçtin gözlerimden? ?
ve hangi ara uçurumlar girdi aramıza? ?
sen benden gideli çok olmuş,
ne kadar da kolay gitmişsin...

oysa ben seni en deli sevdaların yangınında kavrulurcasına,