Giyotinsiz Karanfillere Ağıt Şiiri - Yor ...

'alıştım karlı gecelerin yağlı karanlığına '


Gerek şiir, gerekse nesir betimlemelerinde psikolojik durumu anlatması açısından ortam tasavvuru önemlidir; dolayısıyla bu tasavvurun gerçekliği en iyi şekilde yansıtması için ses,ışık ve renk oyunlarına büyük iş düşer.Özellikle naturalistler, parnasyenler bu teknikleri en ince ayrıntısına kadar kullandılar.Kullandılar ama hiçbiri de kalkıp akla ziyan kurgularda betimleme yapmadılar.Örneğin:' Gecenin on ikisinde güneş yavaş yavaş yüzünü gösteriyordu.' türünden bir absürtlük yapmazlar.

Şimdi, şairin şu :'alıştım karlı gecelerin yağlı karanlığına' dizesinde,mecazlı söyleyiş var diyebilirsiniz.Öyle bile olsa, 'mecaz anlam'ın da nihayet gerçek anlamın bir türevi olduğunu göz önüne alırsak,şairin 'karlı gecelerdeki ışıltıyı' nasıl olup da karanlıklara buladığını anlamakta zorlanırız.


Ezcümle, gerek imge gerekse 'temsil-i istiare'kurgularında, hayalle gerçeğin birazcık koşut gitmesinde yarar var; aksi halde mantık hataları oluşur.
Burada olduğu gibi.


Saygılar efendim.

Güne gelen anlamlı dizeleri ve şairini kutluyorum, sevgiler...

evet imalı kelimeler taşıyor şiir. herkesin acılı, üzüntülü günleri vardır öyle yada böyle

Giyotinsiz Karanfillre Ağıt'a öyle anlamlı öyle duydulu değer kazandırmış Şair... Duygunun ve gerçeğin ötesinden sesleniyor. Sarkosy'ye....Acıları bir kenara itmek gerekirken yangına körükle yüyüyor. Gyotinlerini artırmak istiyor.! Su,ekmek ,umut Asla unutulmaz.Zira unutanlar çıkar! bu şiir çok manidar Tam puanla kutluyorum. Verdiği mesaj çok çok muhteşem. Saygılarımla.

Kendisini sayısız kere İstanbul Beyazıt meydanındaki açık çarşınin sonundaki sahaflar çarşısına girmeden en son çınarın, ya da, sahaflar çarşısından çıkınca hemen ilk çınarın altındaki gördüm. Selam verdim, selam aldım, konuştum.
Elinden eksik etmediği ÇAY bardağı, barışcıl bakışı, bir de görüntü, Can Yücel'imsi ama sadece imsi. Biraz da , yüzükleriyle, uzun saçlarıyla Barış Manço'msu.

İsmi ve görüntüsü gibi kalmadı aklımda hiç şiirleri.

'Bir insan ömrünü neye vermeli, harcanıp gidiyor ömür dediğin...' BÖyle bir türkü söylenirdi bir zamanlar. Çoğumuz isteyerek ya da istemeyerek dinlemişizdir. Ben şahsen Hasret Gültekin'den çokca isteyerek dinlemişimdir.

Bir insan ömrünü N'ye vermeli; ve neden, ve niçin?

Saygılar,

Nice zenginler gördüm
Senden de benden de fakir
Şair.
Nice fakirler gördüm
Enginlerden de engin
Zenginlerden de zengin.
Fakir.

şiirde çok fazla seniz sınız göremedim fakat içime işlemedi şiirin konusu..haksızlık yapmayınız lütfen uzağım hanım..
nız mız cız bız uyaklarıyla yazılmış öyle güzel şiirler var ki..
geceden tartışma başlatmayınız lutfeniniz..
bu şiirin 'unutulmuş ne varsa sevgiden geri kalan' şarkısal bölümünde bir tıkırdama var fekat net değil efendim.

sözcüklerin ardına takılan'seniz-siniz' yapılanmalarına alışamadım bir türlü...şiirin lirik havasını uzun havaya çevirmiş bu takılar bence...

ve 'kendimden biliyorum' şair de fakirmiş ben kadar:))))))üzülme şair,Orhan Veli'de fakirdi.zengin olup ne edeceksin...idare et işte!..

neyse...herkese saygılarımla...

ben şiirden biraz 'batsın bu dünya 'kokusu aldım sayın Dede..

sayın seçiciler böyle münasip görmüşlerse,bu şiirlerin de sevenleri var tabii..

ben şiire puan vermeden geçiyorum..