Nihal’im – Aşk ve Yokluk Risalesi
Benim içimde bir çöl var Nihal’im,
her kum tanesi senin adını fısıldar geceye…
Rüzgar, seni taşır ama bana ulaşamaz,
ve ben, her dalgada seni bekleyen suskun bir denizim.
Senin gölgen bir ağaç gibi durur ufkumda,
kökleri yerin karanlığında, dalları ise
güneşin en uzak ışığına uzanır…
Ben gölgeyle konuşurum,
sen bilmeden yanımda dolaşırsın rüzgarın içinde.
Kalbim bir labirenttir Nihal’im,
her duvarında senin hayalin yazar,
her köşesinde kaybolmuş bir sen,
ve ben adım adım seni arayan bir gölge…
Ama her yol dönüp dolaşıp yokluğuma çıkar.
Benim aşkım bir nehir gibi akar,
ama sen bir dağsın Nihal’im,
kıyısına ulaşamadığım, doruklarından geçen sis…
Ve her damla su, senden bir hikâye alır,
ama geri veremez…
Senin adınla sulanan toprağım hep kurak kalır.
Geceler benimle konuşur,
yıldızlar sana dair sırlar fısıldar bana…
Ama sen, ufukta bir ışık gibi durur,
dokunamadığım, ulaşamadığım…
Her yıldız bir kalp, her karanlık bir sır,
ve ben bu sırları yalnızca senin için taşırım.
Benim ruhum bir kuştu Nihal’im,
kanat çırpar ama yere inemez,
çünkü senin gölgenin toprağı yok benim için…
Ve ben, her uçuşta seni çağırırım,
ama sesim rüzgarda kaybolur,
sana ulaşamayan bir şarkı gibi.
Seninle aramda bir ayna var,
ama bu ayna kırık,
parçaları yalnızca ben görüyorum…
Sen bakmasan da ben sana bakıyorum,
ve her parça, aşkın ve yokluğun aynası…
Benim gözlerim senin sessizliğini okur,
ve her sessizlik, bana bir ilahi öğretir.
Ah Nihal’im,
eğer bir gün elini bana uzatırsan,
bil ki ben sana en kırık kalbimle geleceğim…
Hiç sorgulamadan, hiç yargılamadan,
sessiz bir teslimiyetle…
Ve o an, aşk ve yokluk birleşir,
bir tek nefeste…
Sen, ben ve zamanın sonsuzluğu…
Kayıt Tarihi : 5.9.2025 19:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!