Gitti zalim Şiiri - Recep Okatan

Anlaşılmaz laf gibi
Olmayacak gaf gibi
Beni öyle saf gibi
Sanıp da gitti zalim

Terk edilmiş fol gibi
Bulunmayan yol gibi
Pusulasız yön gibi
Şaşırıp getti zalim

Ağlar gezer göz gibi
Alev alev köz gibi
Dağlanan bir öz gibi
Yakıp da gitti zalim

Uslanmayan yoz gibi
Yapılanı boz gibi
Sevgimi bir koz gibi
Kullanıp gitti zalim

Alınmayan haz gibi
Buda bana az gibi
Hiç bitmeyen naz gibi
Bıktırıp gitti zalim

Dertten ahu zar gibi
Ateşlere yan gibi
Yaptığını kar gibi
Sayıp da gitti zalim

Üşüyorken buz gibi
Vücuttaki nuz gibi
Yarama bir tuz gibi
Basıp da gitti zalim

Suyu çekik göl gibi
Kavurucu çöl gibi
Kıvranarak öl gibi
Söylenip gitti zalim

Şom ağzını büz gibi
Çile çekmiş yüz gibi
Hazan vurmuş güz gibi
Savurup gitti zalim

Haykırıp da sus gibi
Ciğerini kus gibi
Gayri benden pus gibi
Kestirip gitti zalim

Acılara ban gibi
Söylüyorum lan gibi
Ne istersen san gibi
Kızıp da gitti zalim

Tam vaktinde dem gibi
Buda sana yem gibi
Ağzımı bir gem gibi
Bağlayıp gitti zalim

Git yakamdan düş gibi
Cehennemde piş gibi
Başa gelmez iş gibi
Uğraşıp gitti zalim

Yaptığına pes gibi
Çok konuştun kes gibi
Uğuldayan ses gibi
Yankılanıp gitti zalim

Dudağında bal gibi
Sırtındaki şal gibi
Helalinden mal gibi
Alıp da gitti zalim

Acı çalan ney gibi
Bağırırken hey gibi
Gırtlakta ki şey gibi
Yutkunup gitti zalim

Akıntıda sal gibi
Konuşmayan lal gibi
Garipçe bir hal gibi
Koydu da gitti zalim

Dize gelmez fer gibi
Yüzü üstü ser gibi
Alnındaki ter gibi
Silip de gitti zalim

Yarı yolda kor gibi
Küçümseyip hor gibi
Bu gidişle zor gibi
Nazlanıp gitti zalim

Benzin solsun al gibi
Kupkuru bir dal gibi
Tek başına kal gibi
İtip de gitti zalim

Sonu gelmez tur gibi
Giremezsin dur gibi
Aşılamaz bir sur gibi
Set olup gitti zalim

İş bilmeyen toy gibi
Aslı bozuk soy gibi
Endamsız bir boy gibi
Salınıp da gitti zalim

Ağarmayan tan gibi
Yaptığını şan gibi
Kahreden bir zan gibi
Zulmedip gitti zalim

Kıt kanaat aş gibi
Yanaktaki yaş gibi
Başıma bir taş gibi
Düşüp de gitti zalim

Bana tavır kor gibi
Haydi hesap sor gibi
Bunu hayra yor gibi
Çatarak gitti zalim

Kapılara kul gibi
Beş paralık pul gibi
Başından bir zul gibi
Atıp da gitti zalim

Çok bilmiş hin gibi
Fıldır fıldır cin gibi
Bitmeyecek kin gibi
Küsüp de gitti zalim

Haddini aştın dur gibi
Her sözünde hır gibi
Suçlarını sır gibi
Saklayıp gitti zalim

Aklı ermez bön gibi
Gençliğinde sön gibi
Divaneye dön gibi
Yakarıp gitti zalim

Konuşurum duy gibi
Pek lüzumsuz kur gibi
Göz ucuyla vur gibi
Edipte gitti zalim

Öyle sivri dil gibi
Defterinden sil gibi
Bunu böyle bil gibi
Tembihleyip gitti zalim

Sevmek sanki ar gibi
Bura ona dar gibi
Vefasız bir yar gibi
Unutup gitti zalim

Candan ayrı ten gibi
Hayatından men gibi
Görmesiydim sen gibi
Deyip de gitti zalim

Viran olmuş han gibi
Dona kalmış kan gibi
Çıkmayacak can gibi
Vurup da gitti zalim

Dağ başına kon gibi
Ayazlarda don gibi
Bu görüşme son gibi
Bitirip de gitti zalim