En çok da güneş doğarken severdim seni
Yüzünün yarısı karanlıkken,
Yarısı güneşin en güzel eseriydi
Beraber gidecektik seninle
Geleceğin en uzak vakitlerine…
Sonra bir bulut geçti umudumun üstünden
Kuşlar uçtu gitti buradan,
Hiç kimseye haber vermeden
Geride sararmış bir söğüt gibi nefessiz kaldım
Sen giderken bu gökyüzünden
Ruhumu benden söküp de aldın
Hayalini kimsesizler mezarlığına defnettim
Kimse kim olduğunu bilmeyecek
Aynı rüyanın içinde değiliz artık seninle
Vazgeçebilirim o kahır dolu isminden bile
Bir akşam vakti beni benden aldın da ne oldu
Ruhum kâbus gibi bırakmaz artık yakanı
Gözyaşlarım avuçlarında damla damla kor oldu
En çok da kar yağarken severdim seni
Ellerin kadar soğuk, ellerin kadar beyaz…
Biz hep muhalif olurduk yüksek tepelere
Hep uzağındaydık karanlıkların, hep gündüzlerde..
Bütün masum isyanlarımı sana kurban ettim
Sen böyle birdenbire gitmeseydin
Ben tek başıma bir ihtilale girişecektim.
Bilir misin kaç bin yıllık feryadımı hiçe saydın
Elimi kolumu bağlayıp sonsuz bir çukura attın
Belki evet bir kurşun sıkıp beni öldürmedin
Ama yüzlerce masum hayalimin
Kül oluş sebebi bizzat sensin
Bence sende onlar gibi düpedüz bir katilsin..
Tabi ki kor ateşlerde yürüyecektin yalın ayak
Gülmenin öz kardeşidir, huzur bulursun ağlayarak
Peki söyle bana, neden?
Gözünün kesmediği yüreklere musallat olursun
Sanma ki bunun vebalinden kolayca kurtulursun
Ah alan hiç şüphesiz ah beklesin göklerden
Layığın elbet bir gün bulur seni, yüz bin fersah öteden
En çok da gök gürlerken severdim seni
Senin kadar gaddar, senin kadar heybetli
Arayıp durduğun o sorunun cevabı bende yok
Sonsuz mutluluğu bulmaksa niyetin
Önce kendin aynaların karşısına geçeceksin
Sen istemedin, o yüzden yeşertemedik
Biz neden bahçenin güllerini beraber deremedik
Emeksiz yemeğin tadı yavan olur bilirsin
Su vermediğin tarladan ne diye ekin beklersin..
Oysa bir mısır tanesi ekip onlarca koçan alabilirdik
Sadece sabahları gülümsesek, bir ömür doyabilirdik
Gittin mi kaldın mı bilmiyorum
Adın var dilimde evet..
Lakin gerisini söyleyemiyorum
Ben uyurken üstümü örten o el..
Sen misin, hayalin mi?
Üstüme kilitlediğin bu kapının anahtarı
Sende mi, bende mi?
En çok da beni severken severdim seni
Seni sevmem bir kere güzelse,
Beni sevmen bin kere güzeldi
Sen şöyle usulca dokunmaya gör ellerinle
Kurumuş çiçekler bile cana gelirdi
Kıyametin kopmasına bunca vakit varken
Yaşanmamış binlerce anımız
Bir köşede öylece beklerken
Bu yaptığının oldu mu şimdi
Söylesene!
Durduk yere gitmenin vakti miydi?
Kayıt Tarihi : 25.11.2022 11:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!