.
Gözlerinin sonunda
kovalarca su taşıdığı gibi
Çorak mı çorak
sancılar biriktirmiş hırçın ellerinde
Güneşleri akıtırken sırılsıklam
dökülen sarısı kırlaşmış saçlarından
Ay ışığı değer de
açar mı sanırsınız
sesinin kısır gürültüsünde
Bazı bazı
alenî kuru olsa da
duru çıplak
Bazen oynak serseri
teninin mora donmuş suçlu rengi
Zamansız acılarla
okşanmış sık sık,
sönük yanık nefesi
Derin mağrur,
biraz da olgun o kibar hatları
Sebebi yok sinerek perdelenmiş
Aldanırsın,
kışkırtıcı bir tören sanki susmaları
Dibi çoktan tutmuş
kusurlu zamanında mahkûm an’ ları
O en çok,
o ilk esmer geceye tutkun,
tutkunluğunda
Biraz da alıngan endamla içer,
kanar da kanamaz anıların fısıltısını
Çalkalandığında içinin hapisliği,
dipsiz kuyu düşer de düşer kendine
Ansızın çeker hüzünlerin dantel ilahisini üzerine,
Ölü bir ömür tüter
içinin dışında
Alt dudağında saklar
eskimeye duran öpmelerin izini
Sarmalasa da divane kadını arzuları,
istekleri tanıksız, kanıksız
Yanakları utanca al al hala,
hala umutları hep hüsran
Bilir misiniz
Aşk’ı öylesine artık,
eskici, kıpırtısız kusur
Ah bilemezsiniz
Eyvah ki
Suçüstü elvedalara alışık (alıştırılmış)
Gitmeler’ in Kadını…..
Neyleyeyim….
.
Asya Gülgün ÖzkanKayıt Tarihi : 19.3.2007 21:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Asya Gülgün Özkan](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/03/19/gitmeler-in-kadini.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!