Gitmek istiyorum artık bu şehirden,havası gaz,suyu kan kokan bu şehirden. Hem de dönüp arkama bakmadan,arasında azda olsa, bu şehre ait bir yaşanmışlık hatırası olarak sayfalarına ayraç yaptığım kitaplarımı tavan arasına sıkıştırarak,kapıyı bir daha hiç açamamak dileğiyle çekip, gitmek istiyorum. Üç yanı menfaat,bir yanı çıkarlar ve çıkarcıların kurduğu divanla çevrili bu mahalleden gitmek..
Bir şafak vakti kimsenin yüzünü görmek zorunda kalmadan, ve her köşe başında birbirine karşı sahte maskelerle nefret besleyenlerin gülüştüğü sokaktan,hafif kederli bir akşam rüzgarı gibi esip geçmek istiyorum. Ucu bucağı görünmeyen mesafeler katederek. Hiç durmadan, soluk almadan, soluk vermeden...Ta ki; yalnızca ismini kullandığımız insan kimliğinin, gerçek sahiplerinin var olduğu yeni bir dünyayı keşfedene dek. Gitmek..Çekip gitmek istiyorum...
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta