Git, Gidebildiğin Kadar

Yine derin bekleyişlerle geçiyor vakitlerim
Bir ses, bir nefes bile olsa kulaklarımda titreyiş
Beklerim.. Ömür boyu aradığım bu değil mi?
Bitiş değil ki bu, gelişlerinde arıyorum..
Arıyorum bir veda havasında gidişlerini..
Bazen masalar yıkıyorum, ve de kadehler
Dağ gibi adam nasılda yıkılıyor böyle
Söyle bana söyle! Kaçıncı gidiş bu?
Kaç kere gittin, kaçıncı bitiş bu...

Sıkıldın mı? Bıktın mı artık
Seni cüretkar taşıyan omuzlarımdan
Korkak sevgililerde aradığın mıydı? Bu aşk.
Fazla mıydım? Eksik taraflarını doldururken..
Solduran bir hava görünümündeydin giderken
Benden gitmek istiyorsun
Bense o hep gitmek istediğin yerde kalıyorum...
Seni bekliyorum yine geleceksin diye
Denizler arıyorum gönlüme,
Kızgın alevleri bir nebze söndürmeye
Git, git, gidebildiğin kadar
Gitsende, gittiğin özlediğim kadar...

Karakollar kurdum. O küçücük şehrimde
Ve de tutukladım kendimi, kendimi sana hapsettim
Müebbet hapis verdim, sen giderken o ürkek tenime
Benzin döküp de yakmaz mıyım? Senide yakarım kendimle
Kefenimi siyah giyer miyim benim eşsiz dostum?
Hiç beyaz görmedim ki ben siyahların arasında
Beyazıda koyar mısın? O eşsiz Siyahın arasına...

Kelepçeledim bileklerimi, artık tutamazlar ellerini
Bir dokunuş uğruna yasakladım sana bedenimi
Parlak bir gün doğuyor yine dışarıda
Ben yine karanlık, ben yine matem havasında
Bir özlem havasına girerim bazen, seni hayal ederim
Küfrederim kendime, Hak'ka ölüm eylerim
Nefret! Nefret olsa gerek bende ki, artık bıktım
Ya gel, gidişlerini bitirerek.
Ya da git, hiç gelmeyecek şekilde...

Bıçak yarası daha az acıtmaz mı
Yada bir kurşun yediğimde sırtıma
Yinede sen olduğun için, kıyamam ki sana
Bazen hayalinle gideririm yokluğunda ki hasreti
Çok sevmişim be seni, ve de sende ki beni
Bir musluk gibi akardı bazen gözyaşların
Buruşuk bir mendil gibi kullanırdın da beni
Ben yine razı bir şekilde seni siler
Senin o kirlenmiş sayfalarını temizlerdim

Ah ne kadarda sevmişim be seni
Gittiğini kabullenemiyorum hala
Hep geleceksin diye kapım nasılda açık
Sözlerim nasılda böyle apaçık ve karmaşık
Bir gün yine çık gel be aniden.
Belki yine kapım açıktır
Belki o kapının ardında beni ararsın, ararsında
Belki ben o kapının ardında yokumdur
Belki artık şehrinde savrulmuşumdur
Ama ben yine sende kaybolmuşumdur...