İstanbul da yaşıyor
Himalaya'lar dan taşları söküp önüne düşürsem
Taklamakan'dan kumları alıp ayağına serpsem
Nikaragua'dan suları doldurup ağucuna döksem
Yine de hakkını ödeyemem anam
Saflığına karşın billurları biriktirsem
Teselliyi kadehlerde bulmuşum yapayalnız
İçiyorum durmadan sorgusuz sualsiz
Böbrek ağrılarım arttıkça dahada içiyorum
Bu işin sonunu ben çok iyi biliyorum
Siroz olup ölmek çekmek değil belki kısa sürerse
Duvarıma asamasamda o güzel resmini
Gönül duvarımda silinmez izin
Her baktığımda dökemesemde göz yaşımı
İçimde durur senin bendeki yerin
Geceleri düşerken aklıma eski siluetin'le
Hakikat öylemi yaşadığımız hayat
Söylesene düne ne oldu
Aynalarda baktığın o surat
Şimdi baksana sararıp soldu.
Bir an öncesi bile olmuşken hayal
Düşümdeki kanatlarla uçsam sana doğru
Atılsam enginlere sığmasam bu dünyaya
Sımsıkı sarılıp bırakmasam sendeki beni
Ve bir tılsım gibi koklayıp ölsem yolunda
Kaçıncı hayalim bilmiyorum bu sana koşuşum
Nafile bir hüzünle geçirmişim akşamları
Beklenen gelmezki günleri sayarken
Kimse vermez geri ellerimle tükettiğim yılları
Ağlamaksa yakışmaz saçlara aklar düşerken
Kalıcı sandığım gençliğim albümde bir resim
Sükun eylemiş isteklerin, ne o gam mı geldi?
Yükünün ağırlığında ezildi mi hayallerin?
nedir bu sessizlik, bu boyun eğişin
Yoksa beklemediğin o, an mı geldi?
Zevki sefa murad eylerdin hep
Düşünceler düğümlenirken beynimde sözcükler susuyordu
Kifayetsiz kelimeler dilimin ucunda kekeme olup duruyorken
Aklımdan süzülenler söyleyeceklerime kilit vuruyordu
Ve ürperiyordu tüylerim seni düşlerimde görüyorken
Nefes alışlarını dinlerken gece yatışlarında
Sen beni nasıl anlayacaksın ki?
Gündüzünde içini kemiren düşüncelerin varlığıyla yaşarken, gecesinde pusularını attığın düşmanlarının hayalleriyle hemhal oldun mu hiç? Gözlerini kapattığın gecenin sabahında uyumadan uyandın mı öfkeyle? Kendine küfrederken aynaya baktın mı? Aynadaki sana küfrederken tükürdün mü suratına? Yüzünü yıkadığın suda kendini boğmak isteyip, Yediğin yemeği kendine haram ettin mi hiç? Adımlarının santim yol aldırmadığı oldu mu sana? Yada koşarken hırladığını duydun mu hiç? Köpeğin dişlerini seyredip kalbine hançer sokmak geldi mi aklına? Yada kapan kurmayı düşündün mü bastığın yerlere. İçindeki düşmanınla yüzleştinmi hiç? Onu bitirmek için kendini öldürmeyi geçirdin mi aklından? Kabri düşünüp vazgeçişlerin oldu mu? ya da veremeyeceğin suallerinin fazlalığından caydın mı düşüncelerinden? Güvensizliğin herkese karşı olduğu zamanda herkesi hiç kimse olarak gördün mü? Yanına sokmadığın kendine bile mesafe koymuşken, kan bağlarını kesip akıtmak istedin mi ? Ölümün hakikatini bilip aslında ölümsüzlüğü arzularken, arzularının tek yolunun ölümle mümkün olduğunu anladın mı hiç? Ötesinden az da olsa haberin varken dünyanın, merhametlinin merhametine terk ettinmi kendini? Beni ben bile anlamak da zorlanırken,
Sen beni ölsen anlayamazsın...
Bakmak resmine senden habersiz
Yılları akıtıp süzmek hayalinde
Geçmişi yad ederken yalnız ve sensiz
Düşler kurdum ben ikimizin yerine
Yalnızdık ikimiz evrende yapayalnız
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!