gidiyorum ardıma bile bakmadan...
ellerim titriyor
gözlerim yaşarıyor
yüreğim burkuluyor şimdiden
altı delik ayakkabım
düğmesi kopmuş gömleğim
ve başımdaki hatıra şapkamla gidiyorum
çiseleyerek damlayan yağmur taneleri
alnımın kırışmış çizgilerinde akarken gidiyorum
karanlığın çöktüğü bir akşamda gidiyorum
içimde yaşanmamışlığın buruk hüznü ile gidiyorum
henüz yaşanmamış akşamlar
doğmamış sabahlar
ve kızıllık ötesinde
batırmaya doyamadığım
güneş vardı oysa
vazgeçmek zor esen yelden
içtiğim sudan-boğmadan
bastığım topraktan
yardan...
ama gidiyorum ardıma bile bakmadan
her sabah şarkılarıyla beni uyandıran kuşları
izlerken bana huzur veren akvaryumdaki balıkları
denizin kokusunu
ve dalgalarında dans eden
martıları bırakıp gidiyorum
gidiyorum be arkadaş
gidiyorum
her gece zifiri karanlık odamda
saatin tıkırtılarıyla geçirdiğim zamanı
bırakarak gidiyorum
bahçemdeki kır çiçeklerini
yasemin kokusunu
penceremden giren ay ışığını bırakıp gidiyorum
yatağımdaki pembe düşleri
renkli rüyaları
ve yastığıma sinen yar kokusunu bırakıp gidiyorum
gidiyorum işte sazımı sırtıma dayayıp
gidiyorum gidiyorum ardıma bile bakmadan
“Su Duruluğu” 2013
Nebih NafileKayıt Tarihi : 7.5.2013 23:50:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!