korsan yaşamlarda
ölümüne sevdalar benim işim
ömrümün kalan günlerini güvercinin kanadına dizmişim
sen yurdumsun
yokluğunda başlar sürgünlüğüm
unutur muyum hiç
sana mutluluk borçluyum
mayın tarlası gibi günler aşan
kötülere karşı savaşan
bir komutan düşün
ordusu yenik
böylesine inandığım için sevgiye aşka
belki de müzelik
düşlerinden dolayı yıllarca aranan
sevdası uğruna yaralanan
kafkas kartalıyım ben
bundandır maviye kırmızı değdirişim
barikat arkası yaşamlarda
ölümüne sevdalar benim işim
ben ki çıplak kayada bile karanfiller büyütmüşüm
iyi ki sol yanım seni bulmuşum
anladım ki kendimi unutmuşum
say ki gönlün saçağında yuva yapan kuşum
dudaklarında bir ömür gülmek düşüm
türküler çığırırım sevdam gibi yırtık
türküler çığırırım benim gibi kanadı kırık
ve biraz da yanık
yarınlarım (neden) bulanık
gidişin beni vuruşun
hasretin kurşun
sevdam dışardaki mapusluğundan kurtuluşun
hoyratlığın avuçlarında olsa da
sözcükler(im) lal harfler(im) topal
yine de mutluluk borcunu ödeyecek sana
bu yaralı gönül
ne olur al
ve hiç bir zaman demeyeceğim sana hoşçakal
sen ki ancak sevdamda güleceksin
sen ki koynumda bile hasretim olacaksın
gitme sevgimden uzaklara solacaksın
gönlümün kapısı gibi
koynumun kapısı da sana hep açık
asla üşümesin orda
sevgimden yurdunda
ne içine hüzün çökecek
ne gözlerin kimsesiz çocuklar gibi susacak
ne de ben sana baktıkça içimde bir şeyler kırılacak
/ nedense üşüyorum
koynunda ısıtır mısın beni
ben de mutluluğun doruklarında gezdiririm seni /
belki de sevdam gönlündeki buzları çözer
ektiğim sevgi tohumu gönlünde filizlenir
belki de gün gelir
kötülere karşı savaşı sevgi kazanır
yanlışlardan önüne örülen
duvarları yıkılmaz sanma
sevgimle birlikte yeniden büyüyecek
küçültmelerine izin verdiğin yüreğin
sevgim sana öğretince sevmeyi
korkuları yenmeyi
bizim olacak mutluluk
ömrümün kuraklarından
gönlün pınarına
su içmeye inmişim
acılar ülkesinden geliyorum
kırık olsa da bir kaç kirişim
seni yanıltmasın
varoş evlerinin yorgun duvarları gibi dişim
insanlık bahçesine çıkar her sokağım
sevgi tarlası içim
sevgimle mutluluğun doruklarında seni gezdirmek işim
dudaklarında gül gibi durmak düşüm
yeni bir mutluluk deseni olacak
bedenine her dokunuşum
buram buram aşk kokmalı
tarafından her okunuşum
bakışlarım mektup yazar
okumak sana kalır
gün gelir hayatın dalından
bu şair sana doymadan düşer
gözleri açık
baharımdır gözlerinle gözlerime dokunuşun
ışığın canlılardaki yerini düşün
güneşimdir gülüşün
kokun havam
suyum sesin
ah nerdesin kalbimin çiçeği nerdesin
ben ki her seher vakti gerdanında açmak isteyen gülüm
bilesin
ben ancak sensizlikten ölürüm
Kayıt Tarihi : 25.3.2006 17:22:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Kamil Aydemir](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/03/25/gidisin-beni-vurusun-hasretin-kursun-bundandir-maviye-kirmizi-degdirisim.jpg)
saygılarımla
TÜM YORUMLAR (1)