Ağustos ayı enflasyon rakamları açıklandı.
Açıklanan bu rakamlara göre Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) yüzde 0. 24, Üretici Fiyatları Endeksi (ÜFE) ise yüzde 2.34 oranında geriledi.
Yani bu ay Tüketici Fiyatları Endeksine (TÜFE) göre yani biz tüketicilerin yaptığı alışverişe göre hayat tam tamına binde 25 oranında ucuzladı.
1 YTL’ ye aldığınız domates 975 Yeni Kuruşa; 2 YTL’ ye aldığınız defter 1, 95 YTL’ ye, 50 Yeni Kuruşa aldığınız ekmek ise 4, 92 Yeni Kuruşa geriledi.
Elektrik, su, doğalgaz, LPG, benzin, süt, çay, zeytin yağı, deterjan, temizlik maddesinin bir cümlesi 0. 24 oranında ucuzladı.
Hey bu ucuzluğu sağlayanlara Allah uzun uzun ömürler vere.
Bu oran, Üretici Fiyatları Endeksine (ÜFE) göre ise oldukça yüksek. ÜFE’ ye göre 100 YTL’ ye alınan mal bundan böyle 97. 66 YTL’ ye alınabilecek. Ucuzluk üstüne ucuzluk anlayacağınız.
Şimdi düşünüyorum bu ucuzluk hakikaten gerçekleşti de benim mi haberim yok. Yoksa bu hadise hayata geçti de ben mi fark etmedim. Uzayda falan da değildim amma gelişmelerden neden haberim olmadı inan olsun anlayamadım.
Cebimdeki para her geçen gün azalıyor. Bu ay önceki ayı aratıyor. Zaruri ihtiyaçlarımdan bile fedakarlık yapıyorum. Tutkularımı bir kıyıya koydum. Ama nedense maaşımı yetirememeye başladım. Tatili bırakın evden dışarı adım atamaz vaziyetteyim.
Yoksullaştım yani. Cebimdeki para azaldı. Fakirleştim.
Ancak duyduğuma göre enflasyon azalmış. Ben, sen biz, hepimiz zenginleşmişiz yani. Hayat standardımız yükselmiş. Çocuklarımıza daha fazla para ayırır olmuşumuz da haberimiz yokmuş.
Vay sersem başım vay!
Aylık TÜFE: - 0. 24, Aylık ÜFE: - 2. 34, Yıllık TÜFE: 14. 67, Yıllık ÜFE: 11. 77 olmuş.
Bu açıklamanın pratiği ise şu: “Bu günlerde bir daha % 25 zam istenen elektriğe bırakın bu kadar zam yapmayı elektrik 100 YTL iken bugün 85. 33 YTL’ ye gerilemiş durumda.
Benzinle aynı fiyata gelen mazotta hiç fiyat artışı olmamış üstelik geçen yılla bu yıl arasında bir yığın ucuzlama olmuş. Et, peynir, bulgur, kıyma, pastırma da aynı kaderi paylaşarak fakir fukaraya katık olmuş.
Yakışır.
Gıdıklayın da güleyim bari.
Ha bu süreçte şu gelişmeler de olmadı değil…
Birinci gelişme akşam yatıp sabah kalktıktan sonra ortaya çıkan bir mucizeye göre Gayri Safi Milli Hasıladan aldığımız payın, Kişi Başına Düşen Milli Gelirin yani iki katına çıkarak 10. 000 dolara ulaşmasıdır.
İkinci gelişme ise doların yükselmemesidir.
Üçüncüsü cari açığın azalarak büyümenin yükselen doğrusal çizgisini korumasıdır.
Dördüncüsü işsizliğin düşmesi, beşincisi kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınışındaki eşsiz başarıdır.
İnşaat sektöründeki hareketlilik, terörün bitirilmiş olması, kredilerin tıkır tıkır ödenmesi, esnafın iş yapmaktan başını kaşıyacak zaman bulamaması ise diğer artı gelişmelerdir.
Şimdi açıklanan şu habere bir göz atalım: “Geçtiğimiz ay fiyatı TÜFE' de sayılan ürünlerden fiyatı en fazla düşen madde yüzde 16. 35 ile biber olurken, onu yüzde 11. 67 ile kavun, yüzde 11.45 ile patlıcan ve yüzde 11. 01 ile fasulye takip etti. Yine geçen ay mazot fiyatları yüzde 9. 71, benzin yüzde 5. 52, erkek tişörtü yüzde 8.93, ay çiçek yağı yüzde 2. 84, domates de yüzde 1.86 oranında geriledi.
Öte yandan ağustos ayının zam şampiyonu ise yumurta oldu. Yumurta fiyatları yüzde 22.80 oranında artarken, onu yüzde 17. 08 ile doğalgaz ve yüzde 8. 02 ile mercimek izledi.”
Dedik ya enflasyon (d) üşüyor işte.
Bu yalanı bizi kokusundan dolayı elimizi yüzümüzü bile damacana suyuyla yıkamak zorunda bırakan Kızılırmak suyu arıtsın emi…
Ha şurası çok doğru ki Allah için buğdayın fiyatı düştü. Mercimek, nohut, domatesin markette, pazarda fiyatı yoğun olarak artıyorken çiftçiden alınan malın ederi her yıl azalıyor. Fındık taban fiyatı geçen yılın çok altında kalmadı mı?
Etkili yetkililer arasında geçen yıl tonu 1.000 YTL olan gübrenin bu yılki fiyatı kaç YTL oldu, bilen var mı?
Zeytin, çay, tütün, pamuk, narinciye, fıstık, ceviz, ay çiçeği kaç YTL idi, şimdi kaç YTL oldu acaba?
Yarın bir gün değişim maliyetini hiç dikkate almadığımız paradan atılan altı sıfır sonucu değişen para birimimiz YTL atılarak, yeniden TL’ ye dönülecek ya. Hani o değişiklikle 100 YTL basılmıştı da sessiz bir gol yemiştik ya, şimdi de 200 TL piyasa girerek bize yeni bir gol daha atacak.
Hani; “İki grup oluyola, ortaya bir yuvalak koyuyola, iki direğin arasından geçince, go go diye bağırıyola.” hesabı.
Hayırlı ola! İyi seyirler efendim.
Yazarımız Seyfettin MADEN üstadın alanına girdik, o daha iyi bilir ama işin dramatikliği bir yana bu enflasyon rakamları külliyen yanlış rakamlardır. Çünkü her gelişmenin hazırı meydandadır.
Sizce de öyle değil mi?
Not:1- İletişim için; “yusufipeklimynet.com” ve “ipekli_65hotmail.com”
2-Bu yazı 'Öz Kalecik Gazetesi' ndeki köşe yazısıdır.
Kayıt Tarihi : 3.9.2008 22:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)