Dosttular, fidandılar, yiğittiler
Kapımızdan şöyle bir baktılar,
Sonra çekip, gittiler.
Gülümsemeleri kaldı, kokuları, ayak sesleri,
Nefesleri kaldı.
Çok yanıldık, çok öğrendik,
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman