Gecenin ortasında,
Yalnızlığın en ince yerinden sızıyor ismin,
Bir sokak lambası gibi
Senden bahseden her cümle,
Yandıkça kararıyor içimde yüreğim
Sana dair söylenen her söz
Biraz daha kısıyor sesimi.
Birileri seni anıyor,
Belki rastgele, belki bilmeden
Ben susuyorum,
Çünkü senin bir defa adının geçtiği yerde
Benim bin defa içim geçiyor.
Zaman durmuş gibi değil,
Aksine hep geç kalıyor.
Saatler seni değil,
Beni tüketiyor.
Bir bakışını hatırlıyorum
Gözlerin baharı müjdeleyen çiçekler gibi.
Geriye dönsem,
Yine sana varır yolum
Bunu bilerek kayboluyorum.
Adınla başlayan cümleleri
Yarım bırakıyorum artık.
Çünkü tamamlarsam,
Eksik kalıyorum.
Sen orada bir kelimeysen,
Ben burada susturulmuş bir kitap gibiyim.
Her harfini ezberledim,
Ama hiç okuyamadım seni.
Gidişin,
Bir kapının sessizce kapanışı değildi
Duvarlar yer değiştirdi,
Gökyüzü bana küstü.
Artık hiçbir sabah,
Senin sesinle uyanmıyor.
Birileri gelişinden söz etse,
Ben hep gidişini hatırlıyorum.
Sana dair her harf
Bir yumru bırakıyor boğazımda,
Yutkunamıyorum.
Bir tren sesi geçiyor uzaklardan,
Belki sen varsın içinde,
Belki hiç dönmeyeceksin.
Ama ben her sesi
Sana yoracak kadar bekledim seni.
Fotoğraflara bakamıyorum artık.
Gözlerin hala orada,
Ama içine bakınca
Yokluğun soğuğu çarpıyor tenime
Zaman her şeyi siler diyorlar
Oysa zaman seni değil,
Beni silmeye başladı.
Her geçen gün
Biraz daha eksiliyorum.
Adını anmamak için
Bin farklı kelime öğrendim,
Ama hiçbiri yerini tutmuyor
Ve senin yokluğunu
Hiçbiri anlatmıyor.
Sen gittin.
Ve ben…
Bir şiirin içinde kaldım.
Bitmeyen bir özlemle,
Okundukça kanayan,
Yüreğimi çelik tırnaklarla parçalayan
Issız, acı ve soğuk bir şiirin içinde…
Kayıt Tarihi : 30.7.2025 10:13:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!