Ta Bir Sancıla Uyanıyorum
Her Gece.....
Uğultular Yırtıyor Kulak Zarlarımı..
Oysa Sadece Ben Duyuyorum...
Herkes Uykusunda Ama Sanki Ben Ölüyorum
Ölmek Yok Demek Tir..
Kara...
Kapkara...
Zifir kara lekesidir bağrıma vurulan
Şu şehrin kaldırımlarında
Sandığımda renkli bir dünya
Kayıp anahtarım
Toprakla şevişmesi ile başlar tohum gibi
Asileşir kendine...
Yavaşça büyür..
Kin nefret öfke ile başlar o
Suskun içten içe kök salar..
Acı vererek acıtarak..
Sensiz yapa bilirim sanmıştım
Çok sonraları bunu fark ettim
Ve...
Yanıldığımı anlamıştım
Birgün senin bile benden,
Bütün karanlıklar üstüme çöktüğü an...
Gökyüzünde heybetli bir aydır arayışım
Ben ne zaman bir ay bir gül avuçlarımı kanatınca
Bir ağrı duysam hüzünlenirim
Hücrelerim sızlar gözlerim ağrıya ağlar
Acı sanci hüzün ayrılık yüreğimde volkan olur patlar
Ve gittin...
Dur.. diyemedim
Ve gittin...
Kal diyemedim
Ve yoksun..
Anlatamadım sana..
Uzun yokuşlu tozlu taşlı bir yoldur hayat
Mutlak ayrılır belirgin viyadüğlerde bazıları
U dönüşlerde devrilir kimisi
Son surat duvara çarpar bazen insan
Kimi yer asfalt, kimi yer düzlük, kimi yer olur gül
Bazı bazı dikenler batar acır canın acıtır cananı
Bakışların şimdi demir gibi serttir
Artık dizlerin bağı çözülmüş
Hiç bir şeyin telefiside yok artık
Rolün bittiği an cıka gelmiştir
Ne eşin ne arkadaşların
Okşa saçlarımı hasretim
Tut ellerimden sıkı tut
Sarbeni sıkıca..
Kokunadır özlemim
Sokul öp beni Boynumdan
Tenin his edeyim..
Yep yeşildi ömrüm denizdi maviligim
Güneşi ti gözlerim...öyküm
Yırtılmış bir yaprakla başladı
Senden sonra tanıştım yazmakla
Önceleri duvarları karalardım
Sonra beyinleri...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!