ah Erla...
bir bilsen
çekip gittiğin o rezil
o ıslak
o karanlık
nisan sabahından beri
kaç beyaz güvercin katlettim
gönlümün kuytularında
ne oldu bana Tanrım
şarabın tadı neden eskisi gibi değil
neden çalmıyor gramofon
aynı şarkıyı tekrar tekrar
hani sevdiğin
hani 'benim' dediğin
hani o
hani...
***
sensiz sarhoşluğun da tadı yok
ne meze elinen yediğim meze
ne de şu kesif kokulu
dertlerimle yoğrulu
şarap
seninle içtiğimden...
***
Erla...
döner misin yeniden bana
bilmiyorum...
sensiz yüreğim
eyfel kulesinden
kendini boşluğa bırakan
Fletcher kadar
asi ve kırgın
toprağı özlüyor bedenim sensiz.
tabut
ve tören geliyor aklıma
kara gözlüklü
ve kapkara kıyafetli adamlar
ve bir de kadınlar
yalanlar için
gözyaşı döken
yalandan...
ölüm geliyor aklıma
sensiz Erla...
serseri bir kurşunun
beynimde bitecek yolculuğu
ya da
traş olmayı
henüz unutmamış
mutlu adamlar için
yapılmış bir jiletin
damarlarımdaki
devinimleri...
***
inan Erla
inan ki
sensiz
yolculuklar geliyor aklıma
çılgın ve duraksız yolculuklar
hangi yolculuktaysan
dön Erla...
Kayıt Tarihi : 26.5.2008 01:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hüsamettin Sungur
TÜM YORUMLAR (1)