Öyle bir dünyaki sorma kardeşim
Hergün binbir keder herkeş ağlıyor
Hiç gülen yomkmudur yalan dünyada
Hem gelen ağlıyor giden ağlıyor
Böyleymiş yalan dünyanın işi
Ağlamayan varmı söyle bir kişi
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Tam da dünyanın halini anlatan güzel bir şiir kutlarım yüreğinize kaleminize sağlık saygı ve selamlar
Tam da dünyanın halini anlatan güzel bir şiir kutlarım yüreğinize kaleminize sağlık saygı ve selamlar
İşte tabiatın kanunu vardır,
İnsanda bitmeyen ah ile zardır,
Bunu bilmeyene anlatmak zordur
Dünyaya hem gelen,hem giden ağlar..
Mahmut Çelikgün'üm gözden yaş silsin
Kullar Hak katında her zaman gülsün
İlyas Ateş,bunu bilmeyen bilsin
Dünyaya hem gelen,hem giden ağlar...
Değerli kardeşim benim yürek yaralı bir dokun bin işit...beni hoş gör içimden geleni yazıp söylemezsem rahat edemem.. şiirini beğendim... bunlarda ona arkadaş olsun olur mu..selamlar...
Kutlarım değerli yüreğinizi İlyas bey.
Sevgi ve saygılarımı sunuyorum
Kaleminize sağlık.
Tebrik ederim.
Öyle bir dünyaki sorma kardeşim
Hergün binbir keder herkeş ağlıyor
Hiç gülen yomkmudur yalan dünyada
Hem gelen ağlıyor giden ağlıyor---------------------------İlyas hocam bu fani dünyada herkesin ağlaması doğal zalimlerde ağlıyor ne diyelim şiir o kadar güzel vurmuşki füze gibi nefis bir eser okudum kutluyorum
bu dünya böyle garip bir dünya kimse halinden memnun değildir ama yinede hiç kimsede bırakıp gitmek istemez gelirken de ağlarız giderken de kutluyorum saygılarımla
Haklısınız. Oysa gidenin sevinmesi gerek değil mi dünyanın gamından kasvetinden kurtulduğuna...
Kutlarım değerli şair... Nicelerine. Esenlikle...
İNSAN OĞLUNUN ANIL YAZISI DIR HEM GELİRKEN AĞLAMAK HEMDE GİDERKEN AĞLAMAK SEVGİLER ÜSTADIM
İnsan oğluna öyle bir yük verilmiş ki daha önce bu yük dağa verilmiş dağ kabul etmemiş ben çekemem çok ağır demiş ama insan oğlu o yükün altına girmiş kabul etmiş... Ondandır Belki de doğarken ağladığımız, ondandır belki ölürken ardımızdan ağlamalar... yaşarken ağladığımız cabası...
Kaleminize sağlık İlyas bey...Kutluyorum...
Bu şiir ile ilgili 20 tane yorum bulunmakta