Gezi Parkıı Hikâyesi Şiiri - Tahsin Koç

Gezi parkında ağaçlar!
Sökülmesin diye, bağrışlar!
Duyduk birkaç gün sürece
Bir türlü bitmiyor çığırışlar!
Neredeyse bizde hak verecektik
Bir baktık şekil değişti
Meğersen bunların dertleri!
Ağaçlar değilmiş!
Bir kaç şaki, çapulcunun
Amaçları kin kusmak
Hani ağaçlar vardı, istekte
Nereye gitti ağaç sevgisi
Bunlar aslına etti rucu
Depreşti ağabeyleri gibi
On iki eylül ruhları
Veya yirmi sekiz şubat güruhları
Biz o günlerden biliriz
Bunların istek ve arzularını
Bunlar kendi çarpık davalarını
Anlatmak için kulandılar paravan
Onun için ağaç sevgisi kaldı yavan
O günleri hatırlayınız
Düdük ıslık öttürmeler
Lambalar yakıp söndürmeler
Tencere tava çalmalar
Biz bunları anlatmak istedik bazılarına
Maalesef bazıları
Geçmişten ders almadığı için
Bugün yine çuvalladılar
Bazı tarih nakısları.
Çünkü kardeşlerim
Bunların sevgisi ağaç olsaydı
Sarıyer Ormanları, Beykoz Ormanları
Hiç yakılıp yıkılırımıydı?
Koç’lara, Sabancı’lara yok bilmem
Acarlara, Acar Kentlere, Mutlu Kentlere
Peşkeş çekilirimiydi, bir hatırlayın!
O günler o ormanlar, yakılıp yıkılırken
Neredeydiniz be bire gafiller?
Şimdi baksan üç ağaç için
Çeşitli şehirlerde
Binlerce ağaç yakıp yıktılar
Hani nerde kaldı ağaç sevgisi
Sizi utanmazlar sizi riyakârlar
İkiyüzlü sahtekârlar
Şimdi niyetleri çıktı ortaya
Zaten tahmin etmiştik bizler
Ama bunu anlamadınız sizler
Bunların ne ağaç derdi var
Ne de çevre derdi var; Kardeşim!
Onların tek derdi ağababalarından
Aldıkları emirleri yerine getirmek
Dertleri var bunları!
Bunların derdi, ideolojik ve yıkıcılıktır
Bunlarda ne vatan sevgisi var ne millet
Bunlar yarım yüzyıldır
Ülkemizin başına olmuş bir dert
Devlet bir anarşiden bir terörden
Kurtulmak için otuz yıldır boğuşuyor
Tam çözüldü diyecekken o bela
Birde ne gördük, karşımıza çıktı
Gezi parkı diye bir bela!
Bize hiç rahatlık yok mu?
Be ortayı karıştıran ukala!
Bir bakın; Allah aşkına?
Ben duydum döndüm şaşkına!
Başbakan Yardımcısından
Gezi parkı platformunun
İsteklerine bir bakın?
Üçüncü köprü yapılmayacak!
Üçüncü havaalanı yapılmayacak!
Kanal İstanbul yapılmayacak!
Elektrik santralleri yapılmayacak!
Bütün şehri günlerce yakıp yıkanlar!
Sorgusuz sualsiz serbest bırakılacak!
Ve bir daha da sorgulanmayacak!
Bir an düşündüm acaba?
Biz Sevir’e mi, Mondros’a mı yoksa Lozan’a mı?
Oturduk bunlarla?
Bunlar yoksa düşman devletlerin
Ajan ve elçilerimidir?
Bu isteklere, bir bak ve hizaya gel
Nerde kaldı ağaç sevgisi
Hani ağaç için başlamışlardı bu bela?
İşte kardeşlerim bunlara rahatlık yaramıyor
Bunlar hainlerdir, bunlar bu insanlık düşmanlarıdır
Bunlar bu vatanın tüm değerine karşı
Yetiştirilmiş betbahlardır
Yazık vatanım yazık!
Senin ekmeğini yiyip sana kılıç çekenlerin
Tüm ervahına yuh olsun.

Ankara- 11.06.2013