sen ağlıyordun
duvardaki saat geceyi vuruyordu
susuyordu takvimler
masanın üstünde sıcaklığım kalıyordu
gözlerimin içinde gözlerin
bir martı uçuyordu
hani vapurdayken ekmek attığımız martılar
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla