nasıl acıdığını gizlerdi ova yerde dikenli otlardan
güler gibi yapardı,anlardım kaybedince güzelliğini
bir çocuğun çevirdiği çembere
takılı kalırdı gözleri güya
kuşluk,önüne katıp kovalardı öğleyi
yol çatallanırdı az ötede
çırılçıplak bir düzlüğü boylardı adımları
simsiyah anızda kurumuş otlar ve kuş ölüleri
köşe bucak bir sesin aranışıydı yaşam
karanfilleri bölüşemeyen arılardan tedirgindi
dilimizi burkan o şeydi
birlikte seyredememek güneşin batışını
bir turna türküsü vardı
şimdi nağmesini ezbere söyleyemediği
sana yetersizliğimdi üst üste solumalarımdan
değil mi ki mavi terleyecektin kokunu çoğalta çoğalta sularda
nerede karşılaştıksa
oradan ıraklaşma zamanıydı bu kuşkuyu düşürmek için
sırt çantamda sivri bir şiir vardı incinmek istemeyen
yasakalnmış bir pazar gününün bereketi
Kayıt Tarihi : 10.7.2024 18:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!